Bana bir zindan bul ki kapanayım oraya. Senden bir şeyler alayım yanıma, ışık gerekmez, sadece gözlerimi dikeceğim bir parlak nokta çiz duvara. Ben onu sen gözünün teki sanayım. An gelsin dertlendiğimi dökeyim, ama anlar olsun, her öfkemi mıhlayayım oraya. En sonu hiç gelmesin ki ben sana doya doya nefretimi kusayım ki birazdan hissedince huzurun kaçsın....
En son cümlemi en başa yazayım ki sanma sana ağlamalarımı yazacağım...
Kahretsinle başlayan sesine, alev almış yüzüne konuşayım her gece sonu sabahlara kadar...
Gece sabahı çok uzun bir gece.
Tüm düşüncelerim vagon vagon sırtımda sanki. Kaç gül solması bu akşam sonu karanlık uzantısı. Sevgi dediler adına yüklerken sırtımıza boş kümeleri.
Heybeler dolusu gam, geceler boyu düşünce, ertesi güne uzayacak telaş.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.