Zerreden küreye âlem hep hakikat.
Bilinse hakikat, kalmaz tende takat.
Al ben’i eline, tutma sırrı yokta!
Her şey O’nda gizli, varlık O’nda nokta.
Varlık sırra gölge, sırrı örten kaput.
Ceset ruha hevenk, libas cisme çaput.
Sonsuzluk elinde çağlar üstü heves.
Kayda geçmiş, mahfuz; fikir, amel ve ses.
Nabız mevte atar, kabristan son konut.
Elini salla geç, gücün varsa unut!
Gölgeler uzadı, yaklaşmakta akşam.
Ufuk ala döndü, matem doldu yaşam.
Zuhurattan sarkmış, yere düşmüş nazar.
Dolunay geceye adsız nağme yazar.
Dağ gibi ıssızlık hayatın arkası.
Kefen olur sırta bin cepli hırkası.
12 Eylül 2005 Pazartesi, Kartal-İst. 22.22 *6+6
Necmi ÜnsalKayıt Tarihi : 11.8.2014 11:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nabız mevte atar, kabristan son konut. Elini salla geç, gücün varsa unut!
Zerreden küreye âlem hep hakikat.
Bilinse hakikat, kalmaz tende takat.
___ HAKİKATİN GÖRMEZLİKTEN GELİNMEYE ÇALIŞILDIĞI BİR ÇAĞDA,
BEŞERİYETE BUNDAN DAHA ETKİLİ HANGİ SÖZLE SESLENİLEBİLİR Dİ Kİ..
TÜM YORUMLAR (1)