Bir cihandır ki bu alem,gelen gider dem be dem..
Herşey birer nakışdır ustam elinde gizem.
Varlık Leyladır, yokluk mecnunda saklı özlem..
Güzelleri ateşe su serper dirhem dirhem.
Kar tanesi içinde desenleri çizen var,
Nazlım doğan gün gibi bir an kalbe doğandır,
Kıpkızıl dudakları tan yerinden kalandır.
Ufuklardan yansıyan, dağlara yaslanandır,
Üzümken şarap olup kadehime dolandır..
Bağıma düşen ışık yaprağa tad katandır
Çağlayandan dökülen yeşil bahar selleri,
Çınar gibi dallanan çağların emelleri...
Bağlarında güllerin açtığı günden beri,
Hasretle seni sorar o coşkun dereleri...
Gülün tacı düşerken yaprak yaprak çemene,
Bülbülün feryadı var hazandaki düzene..
Yapraklar sararınca bil ki bu sonbahardır,
Gelecek bir bahara müjde olan karardır..
Açılan bir goncaya sordum asıl adını,
Dedi ''Tebessüm, lakin bilirmisin yazımı
Bülbüller şakır durur sevdaların yadını
Dilekler sarmasında davetler çağrısını....
Tutkunu, bilmez gülün baharını yazını,
Sevda öyle bir şey ki sırrına eremezsin,
El ile tutulmaz ki bakıp da göremezsin.
Bulmaca da değil ki akılla çözemezsin
Kaçan ceylan değil ki izini süremezsin.
Gül goncası değil ki dikenine batasın,
Gülşende rüzgar eser gönül bestesi geçer
Akar gider anılar sanki su sesi geçer
Her gülün bakışından nazın busesi geçer
Bir de eşin arayan bülbül nağmesi geçer...
Arayıp duran bülbül bir dala kondu,baktı
Bir goncenin içinde köşküm bülbül sesinden,
Gün ışığı süzülür dilek penceresinden.
Tül perdeler salınır endam esintisinden,
Şebnem misafir gelmiş baharın müjdesinden..
Gül bendine düşünce yürekler dergah olur,
Aşk ağına dolanan delidir divanedir,
Dillerden dökülenler şarkıdır teranedir.
Mecnun ki yalan söyler, ayrılık hikayedir,
Leyla ile kendisi aslında bir tanedir...
Aşkın başladığı an var olan bir heyecandır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!