Naat Şiiri - Yorumlar

İsmet Özel
69

ŞİİR


954

TAKİPÇİ

Dinleyin ey vakti duymak doruğuna varanlar
Falları grafiklerde bakılanlar siz de işitin..
Külden martı doğuran odalıklar
Ve kahyalar
Kara pıhtılarıyla damgalanmış veznelerde dili
Şehvetsiz çilingirler, yaltak çerçiler
Celepler ki sıvışık, natırlar ki nadan

Tamamını Oku
  • Ali Tekmil
    Ali Tekmil 29.09.2008 - 02:03

    İsmet Özel'in bu şiiri beni, iki yıl önce yazdığım bir şiire götürdü. Kaygılanmanın ne denli de derin olduğunu duyumsayarak... şairin ve okuyucunun hoşgörüsüne sığınarak... Belki kaygıyı azaltır diye...

    Ey Yaşam Ateşinle Koru Beni!

    bir zamanlar
    dost eline dolu varırdık
    ya haziranlardan doldurduğumuz kiraz salınışı
    ya da temmuz bostanlarının sabah serinliği
    mutlak yanımızda olurdu
    ve en sevdiğimiz giysimizle çıkardık
    her merhabanın kerevetine
    bir de birileri
    kumru sevişmeleri ve bülbül bekleyişleriyle
    doldurmuş olurdu
    odaları önceden
    her sözün gidişi
    bir gelinin el öpmeye gelişine ayarlanırdı
    her gülüşün kanatlarına serçeler konardı
    ve her bakışın telekleri
    daha bir yeğniydi menzilinden
    koynumuzda beslediğimiz keklikleri
    saldıkça sohbetin ortasına
    bütün yaylalarına evlerin
    ilkyaz çağlayanları dolardı

    şimdi
    ne ellerimizin gelincik inceliği
    ne kucağımızdaki gülücük çelengi
    ellerimiz diye taşıdığımız
    safi tırnaklarımız
    kayadan kaba
    giyotinden keskince
    bütün fazlalıkları bir çağın tabağına doğrayanımız

    sonra
    akşamdan gardını almadan
    yanaşamaz kimse kimseye
    ya cebinde en insan zamanların
    kılıçtan keskin
    ve yılanı deliğinden çıkaran söz inceliğinde
    bir alışkanlığı saklıyorsa öteki
    ya geleceğin öpücükten örülmüş
    sevgili yüzü
    bizimkine eklenirse


    şimdi bir yüz çevirmeyle tabanları yağlayıp
    boşluğun minderlerine serilmeli değil mi?

    ben, ötüşü sıra gecelerinden
    bir göçmen kuş değil miydim?
    hangi sırayla kapatacağım ağzımı şimdi?
    ve bir daha
    hiçbir ufkun alacasına koyamadan döşümü
    hangi sırayla yerlere sereceğim düşümü?
    söyleyin!
    sıra kimin!
    sıra kimin söyleyin!
    yoksa
    öncesiz sonrasız
    çok bilinmeyenli bir ateş zamanı mı yüklediniz
    son asrınıza?

    söyleyin!
    neyin diyeti bu
    bu günah kimin?
    ne zaman açtık bu kapağı
    kim bırakmıştı bu kutuyu buraya
    bu cinneti kim yazdı alnımıza
    bu yazı kimin?


    sesim :
    en uzun uçuşa hazırlanan
    kırlangıç çığlığı
    Ey yaşam !
    ateşinle koru beni!

    Ali Tekmil

    Cevap Yaz
  • Ömer Taşoğlu
    Ömer Taşoğlu 29.09.2008 - 01:30

    Güler yüzlü olmak neydi onu hatırlayın
    Ağız dolusu gülmeden taşlıkta...............boşa gülenler, yalnız kendileri için gülenler, güleryüzü sadece aynalarda kendilerine gösterenler hatırlayın güler yüzlü olmak neydi diyor Üstad...bakın ey güler yüzlü olmayı unutanlar...

    İsmet Özel şiirinin okuru saran geleneksel büyüsü

    Cevap Yaz
  • Nihat Gülle
    Nihat Gülle 29.09.2008 - 01:24

    HARİKULADE GÜZEL BİR ŞİİR KUTLUYORUM ŞAİRE VE BU SIRADIŞI ŞAHANE ŞİİRİE ON TAM PUAN BENDEN SELAM VE SEVGİLERİMLE

    Cevap Yaz
  • Fatih Karslı
    Fatih Karslı 25.02.2004 - 13:47

    Yazarken yazılanlar vardır tarihin kabuklarına yazdıklarını niçin yazdığını bilenler de vardır övgü yazana mı yapılaır yazılana mı hadi bu bir başka ise yani şair yazarken yazılmışsa tarihin kabuklarına o kabuk ki çıkmaz kazısan çakılarla asılı durur öğle vakitleri mesai aralarında yemek yerken yada demlenirken göze çarpar yada unutulur.şiir işte budur nasıl ağızda bir tortu kalır da gitmez nice su içsen kelimelerinde tortusu kalıyor zihinde kelimelerin haritası silinip yeni baştan çiziliyor....Ama anlamz çoğunluk arasından bakanlar anlayanlarsa ne diaspora nede kavmi kadim zati ne anlatılır burda..arkadaşlarım ve arkalamadıklarım sizde eğilip bakın kuyudan yusuf ki çıkamz ordan çünkü tırnakları sökülüdür çıksa da satılmaz bile paha biçilmez bu zamanda ona bir fahişeye biçildiği kadar..tedirgilik çağıdır bu savaşı kaybediştir artık çoçuklar gömülmesin diye çırpınanlarda yok artık gömülmemek için babasının parmağına sarılan çoçuklarda kim varsa ki ben varım diyen anında silinr tarih sayfalarından yada benzeşir bir kimyatüpündeki demir le sülfür kadar şiir budur dedim ya neden çünkü olanı anlatmıyor bu sadece olanı anlayanların yaktığı ağıta bir ezgibelki hemen unutulmaın biraz daha tütsün diye dumanı....m fatih karslı

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta