Bir kuş olup açılsam gökyüzüne
Seyreylesem dünyayı bütün keşmekeşiyle
Biliyorum yer yok benim gibiler için
Huzur var mıdır ahirette
Bırakır mı günahlarım, bırakır mı
Bunca ateş nasıl yanar bir yürekte
Nasıl köz olmaz
Nasıl olur da sönmez
Besleyen nedir ateşi, hatalarım mı
Her şey döner de zaman neden dönmez geriye
Çocuk saflığında ekilen tohum
Neden yaşlılıkta hasat edilir…
Bütün günahlar parayla satın alınırken
Neden beleş sevaplar için kimse sıraya girmez
Sağcılar solcular neyi paylaşamazlar
Ölüm var ölüm var mı daha ötesi…
Dağların hırçın zirvesinden rüzgar topladım
Nisan’dan yağmur, Temmuz’dan güneş
Eylül’den hazan topladım
Zemheriden ayaz
Bir torbada karıştırdım ha karıştırdım
Dökülen yalnızlığım oldu
Mutsuz huzursuz melankoli platonik bir yalnızlık
Gören kaçtı, duyan döndü bir daha baktı
Ortada ibretlik bir ölüm vardı…
Ölümü öldüren ölüm
Dirime neden bir faydan yok
Omuzlarımda amel defterim
Büyüdükçe büyüyor, altında ben eziliyorum
Feryatlarım çığlık çığlığa
Duyan yok, gören yok anlayan hiç yok
Ateş içinde yanarak ataşe doğru yürüyorum
Gitme diyen yok, tutan yok…
© Seyyid Burhaneddin Kekeç
12 – 08 – 2017
04 : 10
Seyit Burhaneddin Kekeç
Kayıt Tarihi : 12.8.2017 05:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!