MUTLULUK
Yıllarca aradım, sordum herkese
Şehirler dolaştım, çıkmıyor sesin
Yöneldim her kim ki, söylerim dese
Ayrıldı dediler, yok mu adresin?
Saraylarda gezdim, mermer direkli
Duvarı varaklı, inci bezenmiş
Hancıya, yolcuya, sordum sürekli
Mutluluk kapıyı çalmadan gitmiş
Rütbeye, şöhrete, sorunca onu
Bir göz kırpıp sonra gitti dediler
Hesaba uymazmış o filmin sonu
Menfaat bitince sattı dediler
Konakta, yalıda eğlenir sandım
Mutluluk güneşi erken batarmış
Gösterişe, mülke, hırsa aldandım
Bir sarsıntı onca şehir yıkarmış
Bir yoksul semtinde, sordum adını
Baktılar şaşkınca, kimse duymamış
Cefakâr erkeği, bezgin kadını
Mutluluk tadını bir kez almamış
Aramak nafile, tükendi beden
Kafa yorup başka çare bulalım
Cevabını bilen, yok mu sahiden?
Bilge bir kişiye bunu soralım
Bilge kişi çekmiş özlü bir nutuk;
Yitirme! Umudu, Aşkı, İnancı
Sağlamsa üçayak, gelir mutluluk
Temeli vicdandır, başarı tacı
Mutluluk özlerde gizli bir cevher
Perdeyi açmayan özü bilmezmiş
Özünden verirsen kalkar perdeler
Demiş de nihayet, şöyle seslenmiş;
Evrene bakarsan denge görürsün
Dengeyi korursan, mutlu görürsün
Mutluyu gördükçe, mutlu olursun
Üstelik o zaman, adam olursun
Kayıt Tarihi : 21.9.2023 23:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!