Mutlu Yaşamanın Sırrı Nedir?. - Garib Çoban

Mutlu Yaşamanın Sırrı Nedir?.. - Garib Çoban

Senden önce nefes almamışım ben.
Hayat çok kısadır ama hiçbir şey yapmamak gitmek için de çok uzundur.
Sevginden, aşkından vazgeçemem, gönül rıza vermiyor.
Ölmek bile mümkün değil artık.
Ben başkalarının kendisi için var olmadığı biriyim.
Sadece et ve kemikten ibaretim!..
Yaşamdan yoksunum.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Görünen acından almak, onu benim yapmak, sana hiçbir şey bırakmamak.
Kendimi başlamadan önce bitmiş.
Ve yaşamadan önce yaşlanmış hissediyorum.
Küstürmeyin insanları hayata.
Sözün ağır geldiği gibi bazen sessizlik de ağır geliyor insana.
Sonra her şeyden vazgeçiyorlar.
Yaşamaktan, güzel olan her şeyden.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Kendimin peşine düşmeden nereye gidebilirim?..
Şu anda mümkün ve güzel olan tek bir şey vardır.
Karşıdakinin gözünün içine bakarsın bazen, "lütfen bir şey söyle" dercesine yalvararak.
İşte o esnada kurulmayan cümleler nice kaldırılamayacak sözden daha ağırdır.
Her uzak oluş, nefret belirtisi olmadığı gibi her yakın oluş da sevgi belirtisi değildir.
Sevgi kalplerin yakın olmasıdır.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Git gide omuzları düşüren, göz pınarlarını dolduran o soğuk, çaresiz bırakan sessizlikten bahsediyorum.
Sen her şeysin, y/anarak sevmek seni kış mevsiminde.
Artık bir insan değilim.
Eskiden melez bir mutluluğum vardı benim.
Geçmişin acısıyla geleceğin düşünden doğmuştum sanki.
O acıyı ben yaratmamıştım.
Ama düşünü ben kurmak istiyorum!..
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Nefsin azarlandığında kırılıyorsa ve kınandığında gözünden yaşlar akıyorsa.
Kalbinde hala hayat var demektir.
Aklımla, yüreğimle, öz benliğimle.
Eksikliğini hissettiğim şeylerin toplamıyım.
Bilmem ki, bir yığın oldum.
Rüzgarı arkana almışçasına sevmek ne güzel bir sevgi dili.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Anlamı olmayan bir şey, bir hiç oldum.
Bir hiçim hayat yolunda.
Yürümeme engel olan, beni yerime mıhlayan bir şey var.
Bizde artan O'nda eksilir.
Geçmiş olan ben'in, şimdiki ben'den ne istediğini bilmiyorum.
Bizde eksilen, O'nda artar.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Görüyorum ki yaşayanlar sadece hayaller ve akıp giden gölgelerdir.
En önemlisi bana göre de hakikat olan bir hakikat bulmak.
Uğruna yaşamak ve ölmek isteyeceğim bir fikir bulmaktır.
Karanlıktan çıkıp, aydınlanmak isteyene!..
Ehil olmayanlara sabretmek ehil olanları parlatır.
İnsan eğer şems vakti duaya sevdalı değilse, kendinden teheccüt vakti usanır yarı yolda usanır kendinden.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

İnsanlar, çok kıskanıp düşmanlık beslediği birinde kusur bulamazsa!..
Onun için türlü kusurlar uydururlar.
İnsanların çoğu, rızkını yemek yerine, rızık endişesi yer.
Halbuki, Rızık kazanılan bir şey değildir.
Rızık, verilen bir şeydir!..
Nice canlı var ki rızkını sırtında taşımıyor;
Onları da sizi de besleyip barındıran Allah’tır. Ankebût-60)
Zamanımızda bulunması en nadir ve zor olan şey.
Bir insanda zeka ve iyi niyetin bir arada bulunmasıdır.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Hayatım boyunca kuşların konuştuğuna şahit olmadım.
Semadan bir sofra inmedi ve denizler de yarılmadı gözlerim önünde.
Fakat nice badirenin ardından bir teskin buldum; umutlar, hayaller buldum.
Bir şeyin gibisi, O şeyin aslı değildir!..
Yalanlayanlar sanki yurtlarında hiç oturmamış gibiydiler. A'raf-92)
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Mucize istemek için mağrur olamam.
Çünkü mucize burada, daima hayatın içinde.
Dünya yalan değil, yalan olan sensin, benim.
Allah, gökler ve yeri hak olarak yarattı. Ankebût-44)
Kâinatta her ne varsa, benzerine meyleder.
İnsan da bu hakikatten beri değildir.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Nerede huzur, samimiyet, her nerede ruhî bir sükûnet varsa, orada insanın bir benzeri vardır.
Bu nedenle sevdiklerimiz bize iyi gelir.
Çünkü benzer kimseler, birbirini daha kolay anlayabilir.
Sanıyorum, iki insan arasında zuhur eden muhabbetin, kelimelere ihtiyacı yoktur.
Rızık, çalışarak hak edilen bir şey değildir.
Öyle olsaydı; çok çalışan çok.
Az çalışan az rızık kazanırdı.
Ama hiç de öyle değil.
Peki neden böyle değil?..
Allah rızkı kullarından dilediğine bol bol verir, dilediğine de kısar.
Ankebût-62)
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Çektiğin acıları, başına gelen musibetleri kimseye anlatmamak.
Ve kendini aklamaya çalışmamak da sabırdandır.
Muhabbetin simyasından olsa gerek.
Sevgi, geceleri susmayan şeylerin büyüsüne sahiptir.
Mesela sevda, dostluk veya bir başka yakınlık, sözlerle başlamaz. Dilden evvel tavırda veya incecik bir bakışta filizlenir.
Kelimeler ancak ardından gelir.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.

Günahın ardından hâsıl olan pişmanlık, ayıbın ardından utanma duygusu.
Ve hatanın ardından da hayıflanma vardır.
Allah'ın yardımından endişe etme!...
Sadece, Onu hak edip etmediğinden endişe et!..
Allah dilediğine yardım eder.
Rûm-5)
Dikkat ederseniz; her yanlış, kefareti ile birlikte yaratılmıştır.
Bu kefaret mahiyetinde hisler, insan bedelini ödesin ve yeniden başlasın diye vardır.
Sevmeyi öğrenmeye muhtaç olmadığını düşünen, kendisine ağlasın.
(Y.ed - Kalp Sırrına Erenler Albümü)