Ne idiği belirsiz kavga, sözde münâzara.
"İndir o elini!" Gibi birkaç lüzûmsuz nâra.
Görsem bile, diyerek haykırmam: "Görüldü kara!".
Bastığınız yer, çorak olduğundan mütevellit.
Açılışı sandı, yalnız soyunmaktan ibâret;
Halkına ahraz olan baldırı çıplak hükümet.
Yıllar önce söylemişti bir mübârek şahsiyet.
Gâlibâ târihin tekerrüründen mütevellit.
Kim, kime, nerde, neden, nasıl, ne zaman muhâlif?
Ortak bir fikir çıkmıyor kimseden, hep muhtelif.
Ârızalı sistemi düzeltmek için bir teklif,
Gelmeyecek hiç, sizin gibilerden mütevellit.
Sadraz namıyla mütevellit, hicveden bir yazar.
Serkeşcesine kendi mezarını kendi kazar.
Bu zemheride neden kar yerine ilham yağar?
Yaratılandan değil, yaratandan mütevellit.
Furkan Enes Abça
Kayıt Tarihi : 11.2.2024 16:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
15'li hece ölçüsü.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!