Uzak mavi ovalarda ara beni
Bak butun taslarin altina
Duvar diplerine
Solucanlarla, kurtlarla yoldas olmusum
Toprak olmusum, toprak.
Al beni sur yuzune...
Gittin
Biraktin gittin...
O koru icime attin
Ve gittin...
Allah buna izin verdi
Seytan guldu
Kırmızı bir çığlıktır arda kalan
Kopuş kırmızıdır
Yok oluş kırmızı
Gökyüzündeki umut yeryüzüne yağdı
Lucifer'in gözleri şimdi daha anlamlı
Sabahın paslı saatlerinde nemli bir nefes yakar ruhumu
Ben o`yum
Ay isiginin altinda kaybolmus
Sonra hicbir bedende vucut bulamamis
Ve asla tutulamamis bir yemin...
O benim
Tuglalari dizdim
Pencerelerimi kapattim
Tikaclarimi taktim kulaklarima
Duymuyorum...
Zehir gibi bir kilit vurdum dilime
Insanoglu nankor
Insanoglu masum
Insanoglu hep birseylerden yoksun...
Tuvalet duvarlarinda ilan edilmis asklarda bile...
Yoksun.
Komşu bir bar taburesinde
Olası bir yalnızlık
Komşu bir galakside
Olası bir kalabalık
İsyankar ağaçlar
Sen çiçek
Aç terli avuçlarını
Bakayım dünsüz çizgilerine
Sildim evvellerini
Zamanın sonsuz çizgisinde
Hıçkırık duvarlarında kanattım alnımı
Paslı bir jilet gibiydi bakışların
Tüm duruşmalarıma tek bir kalem...
Kırıldı gitti...
Eller arkada vurdular kelepçeyi.
Öyle bir düşmüşüm ki gözünden...
mavi ılık nefesini, yazamam satırlara
kıskanırım kağıdı kalemi.
zaman çok yorulmuş hep ağırdan alıyor
anlamıyor nasıl özlediğimi...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!