Bul beni,
kekeme bir çocuğun bakışında bul,
elektriğini alan bir taş binanın seyrinde bul,
yağmurun özünde,teninin tadında,yazının çıplaklığında bul,
gözlerinin derecesinde,ufkumuzun karanlığında,milletimizin umudunda bul,
kaldırımlara selam duruşunda,gözlerinin sürmesinin düşeyazdığı çaylarda bul,
Biri sorsun birilerine,
dünyanın emzirdikleri niye ağlıyor?
vaftiz edildikten sonra,
vaftiz edilmek isteyenler.
niye hep benim köşemde saklanıyorlar.
yalnız ulaklara yakalanayım ben.
kırkikindiye benziyor,
ve öğlen sıcağını çalmaya çalışıyor benden,
ölümün adı geçince,
sakince gülümsüyor.
hiç ter içinde kalmıyor,
uykusu ağır,
Biraz varsın aslında!
dişlerimin arasındasın,
ve sen çatlamak üzere olan başıma,
kır çiçekleri serpiyorsun,
beynimin bürokrasisini
ani bir müdahale ile durduruyorsun,
Bahar yanaklarını dokundurdu toprağa
dövüldü demirler
yapıldı şölenler
kurdelası kesilince güneşin
yeşerdi çiçekler
eski gün kapatırken gözlerini
Bir yumruk neler yapar,
gücünü türkistandan alan,
gözlerini olur olmaz,
hiçbir işe karıştırmayan.
bütün sinirleri çekilmiş karalara,
dumanı üstünde olan.
işlerimin bitmesini bekleme,
verdiğim her mola,
bir kıyameti saklandığı yerden çıkarıyor,
bir çocuk hep ağlıyor kulaklarımın dibinde,
mola vermesem,
baharın bile midesi bulanıyor,
25 yaşındayım
ve biraz terlemişim
biraz aşık olmuş
birazda didaktik olmuşum bu aralar
olması gerekenleri yapmamışım Tanrım,
ellerime sağlık...
Hülasa edemiyorum yüzündeki hiçbir kıvrımı
ve hiçbir cilde sığdıramadığım göz kapakların
bu gece öyle bir kapaklanıyor ki üstüme
kurtulamıyorum
yüzüne dokunan her gün ışığı
Cümlelerim
İşe yarayan tüm kelimelerine ulamaya çalışıyor dünyanın
Gramer bilgisi eksik çocuklar gibi
Sonuna kadar heyecanlı
Sonuna kadar monolog
İltihaplı bir diş gibi zonkluyor,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!