Bugun hava bir değişik, lahza lahza
Ne olurdu vaktinden önce çiçekler açsa
Kavuşur muyuz kurtulunca el aksa
Ben zamanında açmayan gül istemem
Bugün kuşlar bir garip
Ey yeryüzünün ulu mabedi kavaklı
Söyle bana şimdi, sen mi yoksa ben mi haklı
Demiştin mutlu olamaz olan aklı
Sende bana ait bişeyler saklı
Düşüşte ve kalkışta davetliyiz
Müslümanın sessizliğini bozuyor bomba sesi
İsrail denilen devletin postalları çiğniyor iffeti müslümini
Sagah makamında yükseliyor sesler ,ateşler ve son nefesler
Zalimi kınıyor kendini İslam devleti sanan devletçikler
Yeter artık yeter
Mıh gibi saplandın kalbime mah yüzlü nisa-i naz
Mecnun'a ne gerek bundan sonra kalem ile saz
Var mı senden daha güzel şu Alemde bir nas
Sana kitapta şiirde yazsak hepsi az
Tuğbaya benzer servi revan edişin
Bir yıl geride kaldı bin yıl gibi mazi
Ne ses var ne görüntü sadece kalpte kaldı izi
Keşke anılar defterini silebilecek olsaydı bir silgi
Ya yarabbi bendeki ne büyük sevgi
Kalbimdesin her daim yol boyunca
Bakışlar çakar kalbe yıldırım
Aşık olamam çabuk kalbi yıldırın
Düşüyorum içine sert çıktı kaldırım
Uyuyor kalp dertten bıktı kaldırın
Enfesinden bir ses
Koyuldu mefta musallanın üstüne
Ne oldu ona buna küstü de
Kokacak koyuldunmu kabrine
İnsanın sonu belli değil mi
Serildi ebediyyet örtüsü
Son bulmuştu bir bahar vakti
Kollarımda uyanman ey güzel sevgili
başkası olamaz sen iken kalbin sahibi
Olsa bile dünyanın en güzeli
şimdi kalbimde sen ve kafamda şarkı
Desinler bana şizofren
Ağlıyorum hâla sana yazdıklarımı okurken
Hep üzülmeli mi idi seven
Lafların göğsüme batan BİR diken
Hatırı olan o eski anılar
Şimdi yürüyorum kimsesiz sokaklarda
Tir tir titriyor bir köpek sardunyanın altında
Aç kollarını benide al yanına ey sardunya
Dönsün bakalım biz durdukça dünya
Yol uzun ve meşekatli
Şiirlerinin hepsini okudum karar veremedim ÇOK BASİT kalmış şiir tarzı