Yavaş yavaş dökülüyor sonbahar yaprakları
Üşümeyeyim diye üzerime atılıyor soğuk topraklar
Kırlangıçlar gibi göçtükten sonra bu diyardan
Yalancı gözlerle yakıldı ağıtlar, sallandı bayraklar
Deniz, bugün sanki biraz daha yorgunsun
Üzerinde hiç yük yok ne oldu durgunsun
Martılar uzaklara gidiyor terk ediyorlar seni
Sende benim gibi kalbinden mi vurgunsun
KALDIRIM TAŞLARI
Kırık dökük kaldırım taşlarında
Yapayalnız beyhude dolaşıyorum
Boğulmamak için gözünden akan yaşlarında
Karanlıktan çıkıp, aydınlığa ulaşıyorum
HİÇ BU KADAR GÜZEL DEĞİLDİ
Ay ışığında yıldızları seyretmek
Hiç bu kadar güzel değildi
Sahilde yağmurda dolaşmak
Hiç bu kadar güzel değildi
BUHRANLARA DALINCA
Buhranlara dalınca, koparırım bağımı dünyayla
Meşk ederim zaman zaman dost bildiğim aynayla
ÇİLE RÜZGÂRI
Ne olurdu sanki bırakıp da gitmeseydin
Şu üzgün kalbimi bir kez olsun dinleseydin
Farkında mısın bilmiyorum, bu yalan dünyada
Bu can sana fedaydı, yeter ki isteseydin
GİTME
Gitme gülüm terk etme beni
Eller benim kadar sevemez seni
Yaban gülleri hep dikenli olur
Kırılır kalbin, incitirler bedeni
KIRIK MIZRAP
Mevsim hazan ayı olunca güllerim solmuş
Yârime yaban ellerde göz koyan olmuş
Kırık mızrabım okşayınca sazımın telini
Türküler çağlayan, şarkılar sel olmuş
Yokluğumda düştüm bir kuyuya
Tutan olmadı ellerimden
Hatırlamadı dostlarım beni
Yalnızlıkla savaştım günlerce
Yenik düştüm sensizliğe
Aradım bir ışık var mı diye
UMMALI GÖZLER
Kanattı kalbimi ummalı gözlerin
Doğruluğa hasret kaldı verdiğin sözlerin
Seni seviyorum derken bile
Yalan söylemeye çalışıyor sahte sözlerin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!