Kır çiçeği yaprak döktü dağlarda
Fışkın sürdü salkım oldu bağlarda
El işine hasret kaldı tığlarda
Köylü kızı köylüm dertli değilmi
Pöhrelerden sular soğuk almıyor
Anam babam taşındılar dünyadan
Köyümüzde kimse durmuyor gardaş
Gönül geçti heveslerden rüyadan
Ne etsem yerleri dolmuyor gardaş
Tarlamız dağlara karıştı gitti
Sırma saçlım köyün neresi
Gadasına kurban olduğum
Bitsin artık göynüm çilesi
Edasına kurban olduğum
Kurbanın pahalı olduğu duydum
Evimde besliyom çalarlar diye
Bizimle yaşıyor salona koydum
Ahırda yuları salarlar diye
Bize göre bunlar altın külçesi
Sobam yanmaz tütmez bacam köyümde
Dağlar bize biz dağlara küstükmü
Yüküm yokmu hebelerde heğimde
Yollar bize biz yollara küstükmü
Döndü dervan değiştirdi sırları
Severken acıyı tattırdın bana
Unuttum gülmeyi kutlarım seni
Madalya takarlar söyle boynuna
Öğrettin üzmeyi kutlarım seni
Mazimin izleri kapanmaz yara
Yanlız insan bilir bahar soğuğu
Ayrı geçen yazın lafımı olur
Derde merhem olur dostun tavuğu
Dosta giden kazın lafımı olur
Dünyada kalacak mülklerin katın
Bir faydası olmaz deme
Karıncadan medet bekle
Belki şifa bilmen kime
Kır yoncadan medet bekle
Sırlı dünya bilmezmisin
Memleket deyince köyümü andım
Yazları bir başka güzü bir başka
Görünce dağları düşteyim saydım
Yokuşu bir başka düzü bir başka
Köyümüz diyorsam doğduğum yerler
Ağır geldi dünya derdi
Solgun çiçek güle döndüm
Yalan oldu insan merdi
Yorgun söze dile döndüm
Gözlerime indi perde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!