Ölmek için çok erkendi,
Yeniden doğmak için çok geç.
Oysa sevmenin tam zamanıydı..
Aşk yara/ya dokunmak değilse ne ki !?
Yeterki sen gül kadınım.
Yüreğimde açmayan
AŞK utansın ...!
Bu şehrin, yerini değiştirmek istiyorum.
Yitik bir şehir bu, harabe bir şehir.
Varlığının olmadığı bu şehirde,
yokluğuna s/övüyorum.
Kalbimde b/öldüğün,
yıldızların kirlendiği bir gece bu.
geçerek gelincik tarlaları arasından,
yitip gitmek bir aşk denizinde benliğini kanatırcasına...
en sığ sularına bile apansız düşer ateş,
kıvılcımları bulutlarla dost bir dağ ateşi
gibiydin...
ne sancılara gebeydi yoklugun...
Yoklugun soğuk...
Bak gelincikler de
boynunu büktü.
Arala artık kara bulutları...
Mavi düşler biriktirelim,
gecesi olmayan düşlerde,
Bazan yok Sayamazsınız
İçinizdeki Arsız, serseri,
ve s/onsuz duygularınızı
Kelimeler aciz kalır.
Önünüzde utangaç söz olur
Kıvranırlar dilinizde.
Çünkü ben
hep bir şeylerden
yoksundum.
Cebimde şiirlerim bile
kalmamıştı.
yoksun ya sevgili,
bir başıma üşüyorum.
Her şey yarım;
yoksun ya,
nefes alamıyorum.
yokluğunda içimdeki hazan,
Yoksun ya içimdeki sensizliğim üşüyor.
Yokluğunun satır arası sözlerinden,
bir sokak fahişesine dönen,
düşüncelerim var senden sonra.
Kendisini satan,
ucuza gitmiş kelimelerim.
Bir ömrümdeki,
yaşananlara baktım;
Bir de dönüp
Ardımda bıraktıgım hayata
Tek şey vardı yapılacak
Yola revan olmak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!