Bakınca dalına yaprağına ömrümün
Anladım bir kez daha
sensiz dönmüş dünya
Etrafında güneşin
Ve ben savunmasız dolaşırken sokaklarında kentin
Biliyorum bana hep siper olacak
Uzak yıldızlara saklandı düş kırıklıkları
Yıldızlar düştü uzak zamandan
Ve denizin sesini kıyıya bırakan dalgalar
Aldı kıyıdaki sessizliği
götürdü sende içinde
Artık çekip gitmek istiyorum
Kenti kendi ellerimle kirlettiğim yeter
Başka yerlerde
başka bir ağacın dallarında
Kim bilir belki bir serçe
Belki başka bir kırlangıç öter.
çıplak duvarlara soyunuyorsun
bedeninle satın alınmış elleri giyinerek
kentin yorgun sokaklarına sığınıyorsun
kimliğini kendinden bile gizleyerek
Bir mum erir bedenimde
Geceyi çağırırım sessiz ve sensiz
Adını anmak bile çoğaltır beni
Kalışımın sebebi ol böyle nefessiz
kendi yurdunda sürgünsün
kendi bedeninde yabancı
senin mi gerçekten bu hayat
senin mi bedenine konuk ettiğin acı
Meğer insanın ıssızlığı kendi sığınağıymış
Sıcak olan ne varsa çekip gittikten sonra
kederle biçilen ömürden kalan
Aşka dair birkaç sözcük
ve derin bir yara
Ömrümden 50 buldozer geçti
Tam 50 biçerdöver
Tam 50 yerimden bıçakladılar beni
Düşlerim elimden düştü hem de daha yeni
Kurşunlara da yürüdüğüm oldu ölümden korktuğumda
kendi türkülerine yabancı kalmış
hangi nehirde yıkanıyorsun şimdi
bir ben mi kayboldum
söyle bir ben mi
seni bulduğum geceyi
hapsettiğin gözlerinde
ıslak bir yalnızlığa ıslık çalarım
bir rüzgarım sevgilim
hissettin mi
saçlarını okşarım
izmarit olmuş sigara şimdiki zaman
bırak yanan keder olsun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!