Burası Giresun’un Keşap ilçesine bağlı Karabulduk beldesi.Buraya geleli üç ay falan oldu.On-onbeş evden oluşan Orta Mahalle’de oturuyorum.Okul müdürü,okula yakın olduğundan sahibi Amerika’da olan tek betonarme evi benim için tutmuş.Ev şato gibi...Bir uçurumun üzerine inşa edilmiş,altından bir dere akıyor, manzara müthiş..
Mahalle halkı bana pek sokulmuyor.Karşılaştığım herkese selam veriyorum.’Günaydın!’ diyorum.’İyi günler!’ diyorum.’İyi akşamlar!’ diyorum.Karşı tarafta pek samimi bir hava yok...
Sonradan öğrendiğime göre bu mahallede benden önce oturan öğretmenle bir problem yaşanmış.Bana hemen sokulmak istememişler.Bir süre beni gözlemledikten sonra mahallenin Palası Eyüp:’Ya bu hoca iyi bi adama benziyi; yeter artuk da!..’ demiş.
Birdenbire her şey değişti.Bir akşam kapımı çalan kapı komşum Eyüp, beni evini göstererek oturmaya davet etti.Mahallenin bütün erkekleriyle Eyüp’ün evinde
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
çok güzel okudum nene inanmıs seninin onu iyi edeceğine
iyi olabilirdi her şey bir bahane insanlar bir vesile hocam
derlerya verende değil iş alansa yani yürekden inanmak
o iyi olacaksa SEN BİR BAHANE OLURSUN GÜZELDİ
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta