Mûsikîmizden çağlar, kadîm kültürün sesi
Ezelden ebede dek, mayalanmış güftesi
Gayret eder üstadlar, hayât bulur bestesi
Târihe not düşmektir, bu murâdın gâyesi.
Asırlar öncesinden, unutulmuş makamlar
Hatırlanır yeniden, bir noksânı tamamlar
Usûller ve geçkiler, notalarla selâmlar
Her dizenin şavkıyla, parlar nice kelâmlar.
Bizi anlamak için, özümüze bakmalı
Özümüzden yansıyan, kalbimize akmalı
Mâzimizden âtîye, bir meş’ale yakmalı.
Gönüllerin burcunda, sertâcını takmalı.
Her yaşanmış olayın, elbet vardır öyküsü
Buram buram tüterken, yanık olur türküsü
Bu öyle bir tutku ki bir sevdânın ülküsü
Îlâhi bir nefesle, âvâzlanır gür süsü.
Pek çok kayıp makamlar, yıllarına yıl ekler
Hasretini giyinmiş, vuslat meşkini bekler
Yaralı ceylân gibi, yüreği her dem tekler
Ara, bul dercesine, bize bir görev yükler.
Kayıt Tarihi : 26.7.2024 09:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!