İlk insan Adem’den beri
Ölenin tutulur yası...
Son yolculuk veda yeri,
Olur kulun musallası!
Müezzinin gür sesinden,
Caminin minaresinden,
Bir ölünün künyesinden,
Hemen okunur salası!
Herkes ömrü kadar yaşar,
Musallalar dolup taşar,
Görenlerin aklı şaşar,
Budur Teneşir Tahtası!
Ağa, paşa olsa bile,
Tacı, tahtı kalsa bile,
Bir hamamdan gelse bile
Yıkanır hep kiri pası!
Gözü yaşlı yakınların,
Dostların, arkadaşların,
Belki bugün belki yarın
Üç gün sürer ağlaması!
Olsa bile kelli felli,
Gideceği yeri belli,
Ömür oldu şimdi elli,
Olsa da köyün ağası!
Neler vermiş neler almış?
Emaneti kimde kalmış?
Ne söylemiş, nerden çalmış?
Meydana çıkar foyası!
Biri gelir, biri gider,
Herkes gücü kadar eder,
Acep komşuları ne der
Kesilince faturası!
Ölen vaaz eder bize,
“Sen de hazırlan” der bize,
Bazıları geze geze
Çalar yine yol havası!
Dünya telaş, dünya yalan,
Yok burada baki kalan,
Bize nasip kısmet olan
Üç kişilik çay parası!
Ölüm haktır, biliyoruz,
Başsağlığı diliyoruz,
Okumaya geliyoruz
Bir Fatiha, üç İhlâs’ı…
Kayıt Tarihi : 20.12.2016 16:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!