içimden ağlamak geliyor,
penceremden mehtaba bakarak,
tutamıyorum ki gözyaşlarımı
ıslatıyor sana yazdığım mektubu
siliniyordu yavaş yavaş aşkın gözyaşları
arada bir güneş görmeyen
pencereleri açıyorum
zannediyorum
kokunu içime çekeceğim
yanılmışım,
dumanlar tütüyordu
o küçücük, tek pencereli,
kiremitleri kararmış,
külübelerden..
içlerinde yanan;
Gözlerin yangınlara sürüklediğinde
Yüreğin alev alev çağırdığında
Kokun ruhumda tüttüğünde
Hayatının her ateşinde
Kül olmaya söz veriyorum…
hava soğuk üşüdün biraz,
belki de titredin uzaklarda
beyazlar sardı sensiz yeryüzünü,
izlerini bulamadım beyazlarda
belki de eridin kayboldun.
kanadı kırılmış kuşlar,
uçamazlar...
ardına bakmadan,
bulutlarda kaybolmadan
sevdiğine doyamadan,
sonbaharda son yaprak düştü
süzüldü süzüldü
düşen o değildi
yardı yarimdi
tükendim sonunda
İçiyorum martılarla
balıklar meze olmuş
soframıza
içiyorum dalgalarla
sesleri musiki olmuş
Hayat,
yedi yaşında öğretti
kara kalemle yazmayı
pelikanla silmeyi
ateşimin çıkacağını bile bile
zamanla tebeşir tozu yutturmayı
mapustayım...
cezalandırlıyorum hergün
göremiyorum kuşların uçuşunu
yürüyorum boş odalarda
elimdeki resmine bakarak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!