I
Doğmak,
Beyaz bir kağıda mürekkeplercesine akmaktır.
Parmağımı mürekkebe batırıp kağıdın üzerinde gezdiriyorum.
Önce kafanı çizip sonra gözlerini ekliyorum,
Serçe parmağımla da ağzını çiziyorum.
Şimdiyse ellerini,
Parmaklarımla ellerini çiziyorum,
Ve parmaklarımla mürekkepten ellerini okşuyorum.
Beyaz kağıtların üzerinde kara mürekkepten doğuruyorum seni,
Yavrum benim,
Ne de güzel parlıyorsun beyazlardan.
Parmak izlerimi bulaştırdığım yüzünü dudaklarıma bastırıyorum.
Dudaklarım siyah ve sen her şeye rağmen beyazsın.
Bu beyazlığın uykumu kaçırıyor.
Mürekkep olmak istiyorum,
Çünkü her şeyi yoktan vareden tek şey mürekkeptir.
İrademizle dökülüp, birbirimize doğru akıp,
Bir şeyler çizmek istiyorum seninle.
Bir ev, biraz çiçek belki.
Yaşayacağımız yer bizim eserimiz olacak.
Her gece parmaklarımı kasarak doldurduğum kağıtlardan hayat gelecek
Ve Mürekkep,
Seni bana getirecek, biliyorum.
II
Ağzım yüzüm mürekkep,
Çünkü dudaklarını öptüm.
Sana ne kadar yaklaştıysam o kadar karardım.
Tırnaklarımın arasından çıkmayan karartılar verdin bana.
Gözlerimdeki en ufak kahverengini alıp götürdün.
Artık geceleyin seçilemez haldeyim.
Yavrum benim,
Ne yaptın bana böyle?
Oysa bendim, seni beyaz tutmak için parmaklarından olan.
Mürekkep kusmak istiyorum.
Etlerimin gözeneklerinden karanlık akıyor,
Hiçbir şey masum değil artık.
Ellerinin beyazlığını kıskanıyor ellerim.
Sana mürekkep olmak istiyorum dedim,
Çünkü bize sadece bu hayat verirdi.
Güzelim benim,
Ne yaptın bana böyle?
İnsan ve mürekkep olmanın arafında bıraktın beni.
Böyle ne çizebilirim şimdi?
Tüm İsalar siyah, doğa siyah, gökyüzü siyah.
Melekler öylesine ışıksız ve ellerinin beyazlığına düşkün.
Damla damla mürekkep terliyorum yorganımın altında.
Kadınların bacaklarını aralayıp içine mürekkep döküyorum.
Mürekkep kusmak istiyorum.
Gözyaşlarımı sildiğim mendillerde,
Tesadüfen bir dünya yaratılsın istiyorum,
Çünkü artık tüm dinler İblise tapıyor.
Kafamı duvardan duvara vuruyorum,
Tüm odam kararana kadar.
Ellerin, asfalttan aşınmış lastiklerle,
Aramızdaki cennet ve cehennem katmanlarını aşıp,
İçinde mürekkeplerce eridiğim evimin kapısını çalıp,
Beni temizleyene kadar.
Kadar, kadar, kadar,
Katran,
Ve binlerce elvada öpücükleri
Kayıt Tarihi : 10.1.2020 00:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir anlık mürekkep tükürme isteği.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!