font face='Comic Sans MS' color='black' size='0,5'
Muhabbet demlenir gönül yurdunda
İrfanında, izanında gözüm var …
Maya bozuk ise hamur da, un da
Güvecinde, kazanında gözüm var…
Çile ektim, keder bitti bağımda
Bülbül baktım, karga öttü bağımda
Kına yaktım, duman tüttü bağımda
Her mevsimin hazanında gözüm var…
Bugünkü kişilik nedir tarif et
Bugünlere dünler verir asalet
Niyetimi ölçer elinde alet!
Oyununu bozanında gözüm var…
Aymazlar sınırsız âlemleriyle
Dalkavuklar meddah kalemleriyle
Hüzünler gamıyla, elemleriyle…
Sevdaların ozanında gözüm var…
Geceye alışan körler misali
Sebepsiz gülüşen körler misali
Kaderi bölüşen körler misali
Gerçekleri yazanında gözüm var…
Kıdemli riyakar bahtına yansın
Pörsümüş bedbahtlar “dağları” ansın
Dinle ki bu senin ilk ve son şansın
Şerre kuyu kazanında gözüm var…
Beni anlamazsan sana küserim
Elimde saz ile yolun keserim
Murat dağ’dan Koç kıran’a eserim
Kızıl dağ’ın kızanında gözüm var…
Razı olmuş tevekkülü kul gibi
Yusuf yüzlü yiğitteki hal gibi
Her çiçekte devşirtilme bal gibi
Gönüllere sızanında gözüm var!
Murat Dağı: Kütahya ilimizin en yüksek dağıdır.
Koçkıran Dağı (3.668 m.) Van ilimizin sınırları içindedir.
03.10.2005
img src= http://www.facebook.com/photo.php? pid=1075022&id=772879938#
Munzur Dağı -Tunceli
Kayıt Tarihi : 4.10.2005 00:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Muhabbet demlenir gönül yurdunda'
'Her mevsimin hazanında gözüm var… '
'Kıdemli riyakar bahtına yansın '
bu üç dize benim için yetti.
Tebrikler
Asım Yapıcı
MURATDAĞ'DAN KOÇKIRAN'A ESERİM & ZÜLFİKAR YAPAR KALELİ
Muhabbet demlenir gönül yurdunda
İrfanında, izanında gözüm var …
Maya bozuk ise hamur da, un da
Güvecinde, kazanında gözüm var…
Gönülde dostluk yarenlik demlenir. Dostluğu bilen muhabbeti bilen anlama gücüne sahip, dostluğa muhabbete bağlılığında gözüm var. Un ne kadar güzel olursa olsun maya bozuksa hamur da bozulur un da bozulur. Hamurun karıldığı o kazanda gözüm var. Aslında şair burada insan ne kadar eğitilirse eğitilsin eğer ailesinde soyunda asalet yoksa yani mayası bozuksa ondan bir şey olmaz demek istiyor. Hani ata sözlerimiz var: “KENARINA BAK BEZİNİ AL ANASINA BAK KIZINI AL” ya da “TAVUKTA BİLE SOY GEREK”
Çile ektim, keder bitti bağımda
Bülbül baktım, karga öttü bağımda
Kına yaktım, duman tüttü bağımda
Her mevsimin hazanında gözüm var…
Ben hayata hep çileli baktım ve bahtıma hep keder üzüntü çıktı, çok çileler çektim. Ben muhabbete aşık dosta aşık yüreği sevgi dolu yiğitlik dolu insanlara döndüm yüzümü ama etrafıma hep boş konuşan insanlar doldu…Ben kına gibi kutsallıkları sevdim kızlarımızı gelin olurken kınalarız, oğlumuz askere giderken kınalarız, kurban keserken kınalarız, çocuklarımızı sünnet ettirirken kınalarız ben bu güzel şeyleri güzellikleri düşünürken etrafıma nerede ne yapacakları belli olmayan insanlar karanlık insanlar doldu.
Bugünkü kişilik nedir tarif et
Bugünlere dünler verir asalet
Niyetimi ölçer elinde alet!
Oyununu bozanında gözüm var…
Şairin burada demek istediğini bir anı ile açıklayayım.
1982 yılı Gazi Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'nda 2.sınıf
öğrencileri Türkiye Ekonomisi dersinin hocasını bekliyor.
Sınıf,öğrencilerin gürültü patırtısıyla sallanırken sert görünümlü
hoca kapıda beliriyor, içeriye kızgın bir bakış atıp kürsüye geçiyor.
Tebeşirle tahtaya kocaman bir (1) rakamı çiziyor.
' Bakin ' diyor.
' Bu, kişilik'tir. Hayatta sahip
olabileceğiniz en değerli şey.'
Sonra (1) 'in yanına bir (0) koyuyor: ' Bu, başarıdır.
Başarılı bir kişilik (1) 'i (10) yapar '.
Bir (0) daha ' Bu, tecrübedir. (10) iken (100) olursunuz '. Sıfırlar böyle uzayıp gidiyor:
Yetenek... disiplin... sevgi... Eklenen her yeni (0) 'in kişiliği 10 kat
zenginleştirdiğini anlatıyor hoca...
Sonra eline silgiyi alıp en bastaki
(1) 'i siliyor. Geriye bir sürü SIFIR kalıyor. ve Hoca yorumu patlatıyor,
' Kişiliğiniz yoksa, öbürleri hiç'tir '
Ne yazık ki şair bugünkü insanların kişiliklerinin bozulduğunu söylüyor…İnsan ailesinden aldığı terbiye ile, görgü ile büyür. İnsanın görgüsü bilgisi öğrendikleri başkalarını ölçüp biçmede bir değerdir. Her insan başkasını kendi gibi sanır. Kötüysen karşıdakini kötü düşünürsün iyiysen iyi. Kötülükleri bozanlar bana yakın olsun diyor şair…
Aymazlar sınırsız âlemleriyle
Dalkavuklar meddah kalemleriyle
Hüzünler gamıyla, elemleriyle…
Sevdaların ozanında gözüm var…
Kendi iç alemine dalmış gerçekte etrafında ne olup bittiğini bilmeyen görmeyen kişiler, etrafındaki dalkavukların yarattığı dünyanın büyüsüne kapılmış kendini kaf dağını ben yarattım sanırlar. Oysa gerçek sevda acısıyla, hüznüyle kederiyle olumlu ya da olumsuz bütün yönleriyle hayatı görmek ve kabul etmektir. Yaşamın getirdiği her şeyi kaderi gönülden selamlayıp ona göre davranan kişilerde gözüm var…
Geceye alışan körler misali
Sebepsiz gülüşen körler misali
Kaderi bölüşen körler misali
Gerçekleri yazanında gözüm var…
Gözleriyle yürekleriyle yaşantıları karanlık olanlar ve bu karanlığa alışan bakar körler size ne diyeyim. Körler sağırlar birbirini ağırlar misali sebepsiz kendiniz çalıyor kendiniz oynuyorsunuz. Gerçek insan olanlar gerçek dost olanlar iyisiyle kötüsüyle acısıyla tatlısıyla yaşamı paylaşanlardır. Dost acı söyler misali dostunun iyiliği için hatalarını söyleyen uyaran ve onu doğru yola çekenler dosttur insandır. Benim yanımda dalkavukluk eden riyakarlar değil gerçeği söyleyebilecek kadar yürekliler olsun. Dost müsvetteleri değil gerçek dostlar olsun.
Kıdemli riyakar bahtına yansın
Pörsümüş bedbahtlar “dağları” ansın
Dinle ki bu senin ilk ve son şansın
Şerre kuyu kazanında gözüm var…
Riyakarların düzenbazların kıdemlisi kaderine üzülsün doğru dürüst bir insan olmak varken onun bahtı riyakarlıkmış. Etrafını da kendi gibi riyakarlar sarmış. Kendini dağ gibi gören yıkılmam sana engin dağları ben yarattım havasıyla dolaşan kadersiz bir gün gerçekle karşı karşıya geleceksin. Yıkılmam sana herkes gibi sen de yıkılacaksın. Kendini vazgeçilmez sanan kör bu dünyadan ne yiğitler ne dağlar geldi geçti. Sen bunları düşünüp kendine çeki düzen ver, doğru yola gel. Bu sözlerimi iyi dinle bu senin ilk ve son şansın. Sözlerimi iyi dinle ki doğruluktan dürüstlükten ayrılma. Ve diyor ki şerre kötülüğe kuyu kazanlar benden uzak olsunlar. Ne mutlu kötülüğü yok etmek isteyenlere…
Beni anlamazsan sana küserim
Elimde saz ile yolun keserim
Murat dağ’dan Koç kıran’a eserim
Kızıl dağ’ın kızanında gözüm var…
Bu doğru sözlerimi yanlış anlarsan sana küserim. Gittiğin yol doğru değilse elime bir saz alıp sen doğru yola gelene kadar çalarım yolunu keserim seni kötülüğe göndermem. Anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az misali. Bu yurt ki Murat dağından Koçkıran dağına kadar bütün yurtta kötülüğü ortadan kaldırmalıyız. Eğer hala kötülüklerden arınmadıysak kızıl dağın kızmasını bekliyorum.
Razı olmuş tevekkülü kul gibi
Yusuf yüzlü yiğitteki hal gibi
Her çiçekte devşirtilme bal gibi
Gönüllere sızanında gözüm var
Her şeye razı olmuş kadere hayıra şerre inanan hayırlı sebatkar bir kul gibi, dünyanın gelmiş geçmiş en güzel yüzlüsü Yusuf peygamberin yüzü gibi baktıkça insana huzur ve rahatlık veren nurlu yüzler gibi, her insandan öğrendiğimiz güzel bilgiler beynimizde harmanlayıp o bilgiyle, alçakgönüllülükle, dostlukla , sevgiyle muhabbetle dostlara sunmalıyız yüreklere böyle derin girmeliyiz. İnsanın yüreğine böyle girebilen böylesine sevgisini işleyebilen saf temiz dürüstçe yüreğe girebilenler de gözüm var. Bunu başaranlar bana yakın olsun onların bu güzelliğine yakın olmak istiyorum…
Leylâ AKGÜL
Yüreğinize sağlık...Selam ve duam ile..
İlhamınız daim yaşasın...
Kutlarım..
SAYGILAR...
Tuncay Akdeniz
Sevgili hocam hoş görüne sığınarak bu şiirimi ekliyorum
BENDE SİZE HAYRANIM
Sevenler taht kurmuş gönül yurduna
Edep erkan düzenine hayranım
İmdat desen koşar gelir yardıma
İlgisine özenine hayranım
Lale sümbül yamacında dağında
Diken değil gül koklanır bağında
Muhabbet kaynıyor ar ocağında
Çorbasına kazanına hayranım
Geçmişimde vardır asıl asalet
Şimdiki kişilik olmuş rezalet
Niyetini doğru ölçmüştür alet
Ömerlerin mizanına hayranım
Senlik benlik dolu alemlerinde
Yalakalık akar kalemlerinde
Çıkarcılık vardır amellerinde
Oyununu bozanına hayranım
Dil kemiksiz söyler sözü cüsseli
Sevgiyle gönül ün var mı emsali
Gerçeğe aşığım sevda misali
Gönüllerin ozanına hayranım
Bedbahtlara arka çıkan utansın
Karanlık gecede koy ışık yansın
Körelmiş zihinde gaflet uyansın
Doğruları yazanına hayranım
Ne kırılır ne incinir küserim
Meyve veren dalı nasıl keserim
Hile düzenbaza yaman eserim
Kızıl dağın kızanına hayranım
Gönlümdeki yerin geniş han gibi
Canımın içinde kutlu can gibi
Yaşamaya hayat veren kan gibi
Damarlara sızanına hayranım
Saygısında kusur etmem insana
Bu bir nasihattir babamdan bana
Tuncayım rotasız daldım ummana
İlimi ne izanına hayranım
TÜM YORUMLAR (15)