Bilirim tutumlusundur sen
Bir bahar akşamı vardır cebinde saklı,
Ilıtan rüzgarları.
Nefesini andırır:
Bir tutam kekik,
Yan yanaydık,
Hatırlamaz mıyım?
Yalnızlıkların en sadesiydi o.
Arı duruyduk.
Yapayalnızdık ikimiz bir başımıza.
İki elimiz, iki ayağımız, bir başımız
Deniz hırçın, deniz derin, deniz büyük...
Deniz, bir deniz bir deniz...
Oda bir küçük bir küçük ki sığmış insanlar
Sığmış kocaman yüreklilerin yanı başına.
Pencereden iniyor sarhoş...
Bir, zaten sarhoş.
Kaç günü bıraktık geride?
İçimdeki anlamsız yerden kaçışına
Kaç gün oldu,
Ya da kaç bin..?
Bin yılın soğuğu var üşümelerimde.
Bir gün ayrılmak zorunda kalırsak,
Tası tarağı topla git,
Alıp başını kaçar gibi değil.
Laleli ebruları,
Kayaları döven dalgaları,
Göklere yükselen ağaçları da...
Sığınacak bir hayal gönder bana
Ellerimin içine, avuç ortasına doğru kayan, akan...
Bir tutam hayale gizlenmiş,
Bir tutam...
Ezilmiş olsun, eski püskü olsun
Mesela içinde gözlerin, gözlerinin çevresi, çevresinde himaye eden ellerim
Güneştin önce,
Sıcacıktın,
Usul usul geldin,
Işıdın içimde.
Yağmur oldun sonra
İnişte karşılaştık.
Yorulmuştum büyük yoldan giderken,
Ayaklarıma kara sular inmişti.
Karşıdan,
Kendinden emin geliyordun,
Güneş bir buçuk karış arkanda.
Her şey anlamını yitiriyordu bir bir
Var olmanın dayanılmaz ağırlığı,
Çöktükçe çöktü üzerime.
Dilinin ucuyla çağırırdın,
Gene çağırsan ya.
Çekip alıversen sırtıma vurduğun yükü
Tütün kokuları duyardım sabahlara kadar
İçim bir acırdı sorma...
Sensiz kaldığım her gece ağlardım
Bileklerimden boğulurdum sabahlara kadar
Tazelenir tazelenir gelirdi suretin penceremden
Bir ışık saçardı bir karanlık.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!