Gelince dünyaya bir ışık doğdu
Kötülük ve fenalıklar kayboldu
Fitneyi fesadı sevgiye boğdu
Gülden yüzlüdür benim Peygamberim
Çoktur onun sevgisi merhameti
Ormanlıktır Sarıkamış dağları
Güzel olur hele tere yağları
Gurbette mi geçti gençlik çağları
Özlediysen gidip gör memleketi
Sarıkamış ın yeşil dokusunu
Sivas’tan beraber çıktılar yola
Kahraman Maraş’ta verdiler mola
Yerköy’e giderken çarptılar dağa
Düştünüz mü söyle buzlara gardaş
Erhan’la Yüksel’i yanına aldın
Düşenin hiç dostu bulunmuyormuş
Düşünce ben bunu anladım artık
Yerdeyken vuranın çok oluyormuş
Düştüğüm duruma ağlarım artık
Dost bildiklerim hep düşmanım oldu
Nasıl olduğunu anlayamadım
Bir yakınlık geldi ona içimden
Görmeden yüzünü ona bağlandım
Bağlandım birine bende bilmeden
Hal hatır sormayla dostluk başladı
Nedir senden çektiğim kötü nefsim
Gözümü haramdan sakınamadım
Çekinmeden korkmadan usanmadan
Baktım da harama ben doyamadım
İçimde şeytana dur diyemedim
Ağlıyorum gözüm yaşı dinmiyor
Halimden de hiçbir kimse bilmiyor
Yüzüm gülse bile bahtım gülmüyor
Ağlayan bu bahtım gülecek birgün
Dertlinin haline dertliler ağlar
Ne olduğun bilemedim
Gözyaşımı silemedim
Bir gün olsun gülemedim
Sende vurma bana Güzel
Karardı aydınlık günüm
Biri beni ilk defa yol’da gördü
Can dostum diyerek elini verdi
Yüzüme gülerek aklımı çeldi
Şimdi uzaklarda el oldu bana
Sohbetimiz önce iyi başladı
Bugün bir kez daha ağlattın bizi
Gözyaşları aktı hep dizi dizi
Şimdi kim silecek ağlayan gözü
Kalbimizdesiniz Muhsin Başkanım
Cenazene geldi binlerce insan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!