Çorabının püskülü pembe ipekten
O gönül verdiğim cihanda tekten
Sarı bal süzmesi göz göz petekten
Elimi yüzümü sürsem bir zaman
Zay eder beni durup seyretmek
Yine bulutlandı gönül seması
Hasret yağar sensizliğin koynuna
Nişan oldu sol yanımda yarası
Ben bakarım el sarılır boynuna
Yüklendi meyveyle kuru ağaçlar
Aşk bezm/inden bade sunan meleğim
Mest olsakta yaraladı dil bizi
Aynı çenç/te ayrı olduk bir zaman
Ondandırki pay eyledi el bizi
Irak olmak derdi daha dercetti
Kal dedim yanımda kalmadın gittin
Hem seni hem beni tarumar ettin
Ne güzel yılları bir günlük ettin
Bahtın yüzün gibi olsun sevdiğim
Sen benden gideli deli dolaştım
Ta ademden göçüp geliyor soyum
Aşkın kavmindenim insanlık boyum
Boş kovanda ne varısa ben oyum
Bal diyerek satamamki kendimi
Yavaş yavaş derya olur göz suyum
Damlalar dökülür gözümden yere
Yol etmiş hayeller gümanlı sere
Mazimde taşınır gittiğim yere
Ben kendi kemdimden kaçamaz oldum
Şaşırdım konuşsam hangi lisandan
Bilmem yaşım kaçtır kaç can eskittim
Beden beden gezdim ademden beri
Nice yurt edindim nice göç ettim
Adım adım gezdim ademden beri
Uçtum süründüm yüzdüm yürüdüm
Günler geçti ay dolandı seneye
Bu yılda gülümüz açmadı bülbül
Bağbanımız döndü bir viraneye
Bu yılda gülümüz açmadı bülbül
Harman ettik derdi gamı tığladık
Gözümden süzülüp gönlüme aktın
Ayımı günümü gecemi yaktın
Banamıydı kastın banamı ahtın
Gel sevdiğim öte durup cevr/etme
Tanış olsak meşk eylesek aylarca
Severim dağları kurt ile kuşu
Hiç birini birbirinden ayırmam
İniş çıkış düz ovayı yokuşu
Hiç birini birbirinden ayırmam
Türlü çiçek yıldız ayı güneşi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!