Sensizlik vurur sahile İstanbul'un
Yosun bulaşır gözlerime, yüreğim kamaşır
Bir sevda teknesi yanaşır iskelesine İstanbul'un
Sular seller olur bir nefesim rüzğar olur
Seni beklerken ömür biter sokağında İstanbul'un
Sensizlik esen seher yeli gibi
Sensiz yok bu hayatın bedeli
Ya sev ya artık öldür beni
Ya da bırak beni, kalbindeki yerine
Yüreğime zincir vurulur mu
Sen olmadan söyle uyunur mu
Karda donmak üzere hayat
Ayrılık;
Yalın ayak
Yalnızlık,
O zaman gerçekler,
Toz pembe yalanlarla örtüşüyordu
İstişare yapıyordu gözlerim
Kapanmaya yüz tuttuğunda geceye
Şimdilerde ise
Uyumak için sadece
Aşkın ömrü olsaydı
Şarap yıllanır mıydı
Senden geçmeye,
Bu yürek dayanır mıydı
Söyle aşkım.. Söyle çiğ tanem
Güle başka ad versek
Güle güle.
Saatleri gitmelere kurdum
Yalan aşk adını bitmelere
Affetmek Allaha mahsus
Affedilmek ise bir kereliğine
Yarım kalmış bir sevdanın günlüğünü tutuyorum
Zaman kayıp giderken ellerimden
Bak sensizliği de yaşıyorum,
Seni unutmaya çalıştım ama;
Hatırlamakla başladım sadece
Doğum gününü kutluyorum sensiz
sustukça ağzımda büyüdü kelimeler,
belkide sen konuştukça
anlamı yitirmişti çoktan
yoktan geçmişti zaman
bir kaç iyi anıdan gerisi ise, zaten boktan
sabredecek gücüm hiç kalmadı inan
Sensizlik adını bir mıh gibi
İşlemiş yüreğimin kenarlarına,
Her bir yanı yanmış bedenimin
Yalnızlık hüküm giymiş,
Sessizlik ise ölüm gibi;
Ve ben sensizliği yaşıyorum,
Ölüm ne kadar soğuk bedene
Yazılır mı dertler,
Hiç o bembeyaz kefene
Gözlerim rengi aldığım nefese,
Değer mi dünya senin gibi zalim birine..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!