Aruz vezninde aşk
Bir pervanenin 45 derecelik açısında dolaşır ve
Resmini çizer zamanın
Elbette kenar mahallelerde çoğul zamirlerde
Zaten hep çoğul konuşur yalnızlık(ta) kenar mahallede
-Acının üzerinde gezinen topuklu ayakkabıya, kevgir zamanlarından
Mevsiminde turfanda bir yalnızlıkla
Bir otogar sürgünü…
Yinede yalnızlık iki kişilik bir düş
(630 kilometrelik bi atıf)
Giderayak resmini çizdim hicaz makamında
Çiçek açtı…
Yarım yamalak bir fotoğraf karesi biraz gözlüklerden şikâyetçi biraz soğuktan
Bütün sevişmelere noktalı virgül, bütün ayrılıklara
Eski 45’lik hikâyeleri gibi ağır aksak ve birazda çizik
Ve sabah 8:30 mesailerinde sevdalı
(Tıklım tıkış tramvayda eski İstanbul hikâyeleri dinlemektedir)
Sabahın ayazında mayalanmış bir aşka…
Tekirdağ’daki eski bir fener
Yalnızlık kokar otogarları deniz kenarları
Yosunların matematiği
İki tane bira kapağı yalnızlığın öyküsü
Gün kaçtı geceyi buldum yazdım bas yürüyüşlerini akşamın
Ge(n) çtim bir tren istasyonundan karşılıklı atışmalarla
Tavlada yenilmiş süsü verdim kendime
Deniz gibi akan otobanlarda
Eski mahalle kavgalarına küs
Sana meskendir bu büyük şehrin küf kokan atmosferi ve iyi ki de öyle…
Çünkü zamansız tebdiller de aramadın kendini
Buldun bir annenin (hali hazırda okşarken saçlarını)
Akordu bozulmuş yaşanmışlıklar sevgiliye
-fa sesinde-
Sıcak bir öpüştür aslında yolculuklar
İş çıkışlarında yakalar 1980
Yalnızlık,
Resmi çizilemez bir yanılsama elbette hicaz
Sabahı içine çeker karaköy sahilinde kuşluk vakti
Kumrular her şehirde farklı öter bunu bir tek babalar bilir
küçük kapı önü bekçilerine
Oyunsuz bir sokakta doğdun ya da
Eğretiydin oyunlarda, bundandır manasız sükûnetin
Uzaktan izlerdin hep taşlı duvarın üstünden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!