Sen benim her şeyimsin söyleyemediğim
Sen her gece uykusuz kaldığım
Kah rüyalarda seviştiğim
Kah kabusumda boğuştuğum
Sen benim her şeyimsin söyleyemediğim
Dur gitme kalırım tek başıma
Sensiz kaybolup giderim yalnızlığa
Ve karanlık bir yol açılır perdeler ardına
Bir mum ucunda eriyip biterim zamana ortak
Sırlar içinde sana gelirim
Seni kaf dağının ardındaki
Zümrüt-ü Anka kuşunun sırtında ararken,
Meğer arka bahçemdeki
Bir vakitlik saltanattı benimkisi
Uçup da konacağım yeri bilemediğim.
Gamze boşluklarında utangaç anlarımdın belki
Her karışında seni bir kat daha gizlediğim
Belki bir nefeslik soluma ötesinden geliyordu
Bu gece bir şehir oldum gözlerinde
Ellerimde viran kokulu göç yorgunluğu
Bu gece bin parçayım gözlerinde
Gece bakışına sevdalandığım
Uykumu uykusuna böldüğüm
Gözyaşlarımı mum ışığında kuruttuğum
Kirpiklerini mehtabın ilmeğinden geçirdiğim
Yıldızları saçlarında gezdirdiğim
Ben bir asma bahçesinin dallarında,
Sabahın mahmurluğu doğarken üstümüze
Güneşle bakan gözlere selam olsun
Gündüzün telaşı sararken ellerimize
Hatırlayıp söyleyen dillere selam olsun
Yıldızsız bir gecede gözlerindi sürgün sebebim
Kalamadın yaşlarımı silecek kadar gözlerimde
Olamadın bir yıldızın kayışı kadar hayatımda...
Gözbebeksi dokunuşlarla,
Sağanak halinde yağmalıyım gözlerine,
Masum bir damla olmalıyım yüreğine.
Bir seher vakti damlar divitimden
Mürekkebimde belalı yalnızlık
Geçerim zamanın en güzelinden...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!