Gülüşünden tutulası
Nasıl unutulası
Eflatun kanatlı hayal
Leylak kokan el
Gözleri aşk nakışlı
Azrail bakışlı
Nasıl uçabiliyor kanatsız kuşlar
Eski bir acının gözyaşları mı bunlar
Yerdeki gülüşümü tut kaldır hadi
Zamansız bakışların en derini
Alsa götürse bulutlar kederini
Kapadım gözlerimi dostu gördüm
Kalbinden kalbime yol eylemiş
Bittim tükendim dedim, duymuş
Dua ile imkansızı ol eylemiş
Bir yangın içinde feryattayken
Lâl olur dil, bil olur meçhul
Aynadaki tebessüm sessizce kırılır
Hani yıldız geceden sıyrılır ya öyle
Uzaklaşıp giden kor kanatlı atları
Tutsam yelesinden kör vuslatları
Oğuz aşar dağları turan aşkına
Bazen dört nala bazen eşkine
Türk'ü görenler döner şaşkına
Töre bizim, il bizim, toy bizim...
Orhun'dan Selenge'ye sular dökülür
Bitiyor ne varsa içimizde
Ateş içimizde, köz içimizde
Hayal bitince, heyecan da bitiyor
Zaman hepsini bir bir tüketiyor
Sevda kalpte durduğu gibi durmuyor
Kırılır devrik cümlelerim
Uzaklaşır biraz
Başka düşlere uğrasa da
Kendine gelir sonra
Yorulur savruk tebessümlerim
Penceremin önünde hüzünlü bir çiçek
Kuşlar bulutlardan umut koparıyor
Ben yalansam, sen yalansan nedir ki gerçek
Herkes yalandan mı yaralarını sarıyor
Kapı açılsa sen girsen içeri
Söylesem sesim düşer yere
Susmalar hep içimde yara
Umut diye sakladığım
Bulut kara, yağmur kara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!