Sular yanıyor
Nehirler kanıyor
Dağlarımın arşında nicesin.
Yürüdüğün yerlerde
Patika yollar sırmalanmış
O yollar ki;
Örgülü siyah saçların gibi ırak
Gecenin karanlığını yırtarcasına
Yıldız gibi parlayan beş kardeş ile kollektif
Birleşince kör geceye
Yaya intikaller başlıyor
Yol düşünce aklına öylesine dalarsın
Ürkmeden karanlığa
Ve yürürler neferler
Karanlığın sinsiliğinde farkedilmez olur çalılar
Arasında ay parçası cemalini yırtarsın çiçeğim
Bilirim;
Ayaklarında nasırlar parça-parça
Nehirler çağlıyor
Yollar yarışıyor
Ağaçlar ağlıyor çiçeğim
Ama sen ağlamayasın sakın
Belki;
Geç olacak lakin
Tan vakti yakın
Yürü Munzur sevdalım
Parçalanan nasırlı ayakların değil
İçinde gizlediğin sevdan
Karanlığın zifiri derinliğinde
Bak ses veriyor
Yırtılan ay parçası seciden değil
Bırakacağın patikaların ışığıdır
Biliyorum yüreğinden istiyorsun
Gündüzün rengini
Karanlığa çizmeyi
Aşkını haykırmayı
Kanatlanıp kelebek gibi uçmayı istiyorsun
Bana da anlamsız gelmiyor bahtı-karam
Munzur sevdalım
Bir gurur uğruna kaçtığın aşkın
Dağ kokulu meskeninde;
Kendine bakamaz oldun
Ayna senden çok uzak
Artık;
Karanlığın çizgilerinde görme kendini
Genç bedenini doğrult hele
Dinç dur gözlerim görsün seni
Sevdam görsün çiçeğim
Erirse kin taneleri;
İnan kimse bilmeyecek
İn Munzur’dan canım/cananım
Gündüzün rengini
Karanlığa çiz
Sevdanı haykır bana
Eğer uzanamıyorsan
Sevdan sende
Adın;
“MUNZUR ÇİÇEĞİ” kalsın zirvende
Kayıt Tarihi : 17.12.2008 17:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
"Sevda" , yeni dilde ve lisan-ı Tıp'ta, adına "melankoli" denilen çok tehlikeli bir akıl ve ruh hastalığının eski dildeki adıdır ki, daha ziyade "kara sevda" diye isimlendirilir.
"Aşk", "Işk" kökünden türetilen bir tabir olup, mana olarak da, sevenin sevdiği kişiyi,-tıpkı sarmaşığın kendisine payandalık yapan fedakar ağaçlara yaptığı gibi- severken boğup öldürmesi demektir.
Hayırlı, meşru, fıtri, makul ve baki muhabbetler dilerim.
TÜM YORUMLAR (8)