tekrar açmıştı hanımelleri aslında
öldü sandığımız saksının dibinde filiz filiz yeşermişti
ellerimizi çırpıyorduk, sevinçle çekiyorduk kokusunu içimize...
buram buram özlem kokuyordu...
mantığımızdan sıyırmıştık tüm umutsuz olasılıkları,
kaskatı kesilmiş bedenim
perçemimin ucundan damlıyor acı..
hoyrat yaşanmış geçmişim ise
arkamdan el sallıyor...
aptal bir tebessüm dudaklarımda,
ve gereksiz bir kendine güven...
kırmızı gözleriyle bakıyordu
ağaç dallarının arasından
lanetleri sarmıştı bütün ruhunu
inandığı herşey yokoluyordu
darmadağın hayatının
parçalarını birleştirmeye çalışırken
riyakar ve sahte herşey
hayat çoktan terk etti bu şehri
güneşin siyaha boyandığı kent burası
herşey donuk herşey gri
tüm berduşlar gitti
ve sokak çocukları
belki de en kötüsüydü sessizlik
içimdeki kocaman çığlıklara rağmen
arkanı dönüp gittin sonra,
çığlıklarım kangren oldu ardında
su verdim yokluğuna, içemedi...
susuyor köpekler ulurken gözlerim
serseriler sarıyor çevremi
uykumda geliyor azrail
ve tek sanık kalkıyor ayağa
hataların ve doğruların
birbirine girdiği
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!