MÜNAFİKUN SURESİ
Münafıklardan bahsettiği için ismi bu oldu. Medenidir. Hicretin 5, yılında indirilmiştir. 102, sırada yer alır. NUZÜL SEBEBİ: Zeyd bin Erkam anlatıyor. Münafık Abdullah bin Ubey’in müttefiklerinden Cuheyneli bir genç Sinan deve suluyor. Hz. Ömer’in işçisi Cahcah geliyor. Haydi yeter artık birazda ben sulayayım diye şakavari takılıyor. Hatta ensesine hafifçe vurarak sıra istiyor. Sinan bunu ciddiye alıyor ve kavgaya başlıyorlar. Biri yetişin ey Ensar diyor, diğeri de yetişin ey Muhacirler diyor. Allah Resulü bunu duyduğunda çok az gösterdiği tepkiyi gösteriyor ve diyor ki “bu cahiliye davası da nerden çıktı.” Muhacirlik ve Ensarlık iki İslami kavram, asabiyete alet ediyorlar. Bir yanlışa alet ediyorlar. Kavramların masum olması hiçbir şey değiştirmiyor. Yanlış kullanılmaya görsün.
Takva dışındaki üstünlük iddiası, merdut bir asabiyettir.---Bunun üzerine İbni Ubey, Ensar’ın, muhacirlerden desteğini çekmesini istiyor. Ve şöyle diyor. Şerefliler, şerefsizleri oradan çıkaracak. Zeyd bu sözü duyuyor. Amcasına haber veriyor. Amcası da Hz. Peygambere haber veriyor. Ubey’i çağırıyor ve Allah adına yemin ederek söylediklerini inkâr ediyor. Resülullah o an için beyana itibar ediyor. Allah mühürlemedikçe Resülullah mühürlemez. Bunun üzerine Zeyd, amcam bana sen Müslümanları üzerine yalancı dedirtmek için çalışıyorsun dedi. Benim başımdan kaynar sular döküldü, dünyam yıkıldı, başımı taşlara vurasım geldi. O akşam geri dönüş yolunda Resülullah’ı gördüm, yanıma geldi başımı okşadı. Elleri ile kulağımı tuttu, gülümser bir tavırla yanımdan uzaklaştı. Bunu gören Ömer, Resül sana ne dedi deyince; olayı anlattım. Bana gözün aydın dedi. Hz. Ebubekir’de aynı şeyi söyledi. Sabah olunca Resülullah Münafikun Suresini okudu. Ve beni doğruladı. Peygamberimiz ve ashabın ileri gelenleri Allah bu kulağı tasdik etti diye Zeyd ’in kulağını okşarlardı.
1. MÜNAFIK: nefak kökünden geliyor. Nefak: köstebek yuvasına deniyor. Ne zaman gelip, ne zaman çıkacağı belli değil. Yer üstünde gezmez. Çok ilginç, köstebek kördür. Kör olmasa Allah Resulüne gelip de Allah adına yemin eder mi? Köstebeğin ilginç bir hareketinden çiftçinin ektiği, patates, soğan gibi bitkileri yer altında yuvasında biriktirir. Bunları yemezdi. Münafığın da servete bakış açısı bu. Yemeyeceğini, tüketmeyeceğini biriktir. İnfak, nifakın panzehridir. Hz. Ömer, Ebu Huzeyfe’nin kılmadığı cenazesini kılmazmış. Hz. Hanzala’nın hikâyesi (zor karşısında inkar ettim demesi)---Söyledikleri doğru ama doğru olana inanmıyorlar.
2. Münafığın yüreğindeki tereddüt, acaba, ya doğruysa sorusu hep aklında. Üç tip münafık vardır. 1. Kâfirden beter münafık. 2. Bocalama içindeki tipler. Ne şiş yakar ne kebap. 3. Kalplerinde hastalık olanlar.
3. Bazı kalpler vardır ki sahibinin suç aletidir. FE TUBİĞA ALA KULUBİHİM: onların kalplerini mühürledik diyor Allah. Hani cinayet aletleri de bir torbaya konup, mühürlenir ya, mahkemede delil olsun diye.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta