Mumların ömrü kadarmış hayat
Zaman geçiyor heyhat! ..
Mumların ömrü kadarmış hayat..
Fitilin ucunda yanan bir yürekle
An be an erimek gibi vuslat..
Damla damla sen düşüyorsun mektup sayfalarına..
Sarıldığım sonsuz düşler gölge oluyor satır aralarına...
Unutulmuş bir öykünün külü olsam da ben,
Yanmaktan usanmıyorum,sevgilinin bir nazarına..
Mumların can çekişi vurdukça vuruyor kalbime...
Sılaya da uzağım gurbete de...Sana da uzağım yalnızlığa da...
Arafta kalıyorum,ağrılar dolanıp duruyor koynumda...
Soluk resimler gibi duruyor yüzüm aynalarda,
Gitgide yabancılaşıyorum kendime...
Uzaklaşıyorum benliğimden.
Beyazlar sarıyor saçlarımın kıvrımlarını…
Bütün var oluşum siliniyor sanki ruhumda.
Üşümüş bir çocuk misali titriyor dizlerim..
Kırgın gülücükler taşıyorum dudaklarımın arasında.
Yağmur rengi bir sessizliğe bürünüyorum…
Seninle ağlamayı bile özlüyorum...
Hayat geçiyor,yüreğimde şiirler eriyor mumlar yanarken
Ağıtlar yağıyor yürüdüğün her kaldırım taşına,sokak sokak..
Daha birkaç zaman öncesine kadar sen yanımdayken,
Şimdi, şimdi, nasıl da yokluğuna karışıyor şafak.
Gün mü doğuyor, yoksa içime sensizlik mi çöküyor..
Söylesene sevgili, bu nasıl bir aşktır ki, sadece hasreti tanıyor..
Bir baksana bana;
Gecenin kör karanlığına saplıyorum kalemimi,
Sen uyuyorsun...
Bir bakışına can feda ederken ben,
Sen görmüyorsun…
Kaç heceye bölünüyorum adını yazarken,
Sen.. sen okumuyorsun…
Ben sana yusuf diyorum.
Sen kuyu nedir bilmiyorsun.
Ben sana aşk diyorum
Sen yanmak nedir bilmiyorsun.
Ben sana bir ömür harcamışım,
Bir kalem daha tükenmiş,
Bir sayfa daha bitmiş,
Bir mum daha erimiş,
Çok mu? ...
Kayıt Tarihi : 27.1.2009 16:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!