Mum bir tac takmıştı, alevlerden başına,
Pervane dönüyor, başındaki tacına,
Bu hüzün bana mı? Soruverdi pervane;
Çırpınıp bakmıştı, mumun gözü yaşına.
Yaklaşan sabahla, hava aydın olacak,
İçimde bir yere, karanlıklar dolacak,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.