Ey Gazze’li, Filistinli çocuk!
Avucunda sımsıkı tuttuğun
Bir kış masalı mı yoksa yağmalanmış mevsimler midir?
Zulmetin sıyrılmış yüzünde beliren
Geceni gömerken gözlerime
İnsanlığın orta yerinde durur yalnızlığım
Suskunluğun gönül hanemi yıkan sele dönüşür
Hicran çöllerine bırakılırım, ansızın
Kör kuyular açılırken içimde
Ey Gazze’li, Filistinli çocuk!
Matem yürüyüşümsün, adımlarımda sızın var
Korkunun en soğuk yeri, uçurtmanı da vurdular
Karanlık pür telaş göklerimi doldururken
Kucağımda bulduğum yetimce düşlerimsin
Ey şiir çiçeklerime sardığım!
Sabah ve akşamım ol
Ağlayışın kundaklarımda dururken
Ey Gazze’li, Filistinli çocuk!
Mülteci kalbimden dualar uçurduğumsun
Yollarımı yollarında bulduğum
Rüyalarında gezinirken dünya çocukları
Kaf dağlarına, bulutların ötesine
Sen, sabahı göremeden savrulursun, masumca yüreğinle
Kara gölge ve şeytanın üçgenine
Körpe ve dört bir yana dağılmış bedeninle
“Veyl olsun!” der gibisin, içimizde ki şer kokan sese
Bu ateşe kor taşıyan herkese
Ey çocuk!
Gözlerin nerede?
Göremiyorum gözlerini
Kum ve beton yığınlarında mı kaldı, söyle?
Yoksa görmek istemiyor mu gözlerin beni?
Ey çocuk!
Şam’lı, Beyrut’lu, yoksa Bağdat’lı mısın?
Hama, Humus, Halep’ten duyulur sesin
Rakka’da, Akka’da, İdlip’te mi kapadın gözlerini
Myanmar’dan, Kaşgar, Keşmir, Kabil’den misin?
Asırlık yangınlarımızdır yakan seni
Kan damlayan bebeklerin midir, gördüğüm?
Oyuncaklar ülkesinden ne haber?
Çocukça hayallerini eziyorken demirden atlar
Kötülüğün habercisi belirirken göklerinde
Musul, Basra, Kerkük’ten mi gülümsüyorsun?
Kerbela’dan yükseliyor ağıtlar gene
Ey çocuk!
Uzaklardan gelen gecenin gözleri
İzletirken seni yeryüzünün evlerinde
Daha sıcacıktı bedenin
Haberin her karesinde sen varsın, sen
Duyarsızlığımıza tükürürcesine
Ey çocuk!
Düne kadar oynadığın sokaklar
Dumanların körelttiği bir dünya şimdi
Çiçekleri koparılan her bahçede figan var
Şarapnel parçalarını tutuyorken ellerin
Yalnızlığın kefen sardım içime
Kirletilen hayallerindir, izlerinde kan
Denizlerimde mezarsız yatan var
Arayışım sayfa sayfa açılsın insanlığa
Usul usul okşamalıyım vicdanlarını bedenlerin
Dalmadan deliksiz uykulara, seslenmeliyim
Hızır yürekli adam! Neredesin?
Haber uçurdum görenlere, duyanlara, bilenlere
Vefaya sığınarak yolda gidenlere
Ey kalbimin soğuk sularında yüzen,
Mazlum mazlum haritalar çizen çocuk!
Çığlıkların yüreğime hapsolmuşken
Depremini yaşıyor, azgın dalgalarımla savaşıyorum
Ey savaş ve ölüm bekçileri
Körlüğün ve kötülüğün emekçileri
Saatiniz zulme ayarlı, kurmuşsunuz gündüz gece
Feryadımdır, duysun âlem, insanlık
Yok mudur zulme karşı tek hece?
Mehmet Yaşar
Kayıt Tarihi : 1.7.2016 08:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.