Nietzsche hem ahret inancını inkar eder hem
Bengi dönüş diye de bir şeyler uydurur hem!
Nietzsche hem inkar eder, hemi de kopya çeker,
Cennet de, cehennem de, her şey bu dünyada der.
Düşmanımız kim idi, kimler yıktı ki bizi?
Ecdada küfrettirip men etti dinimizi.
Bu nasıl bir işgaldır bayrağımız altında?
Alfabemiz ne oldu? Lal etti dilimizi.
Bir sohbet ortamında oturuyorken bir gün,
Ve mezhepler hakkında konuşuyorken o gün,
Laf döndü ve dolaştı imam Şafi'ye geldi;
Öyle bir şey dendi ki sanki kalbimi deldi...
Diğer muharref kitaplar bilim karşısında
Yerlerde sürünüyor teville tutuyorlar.
Kur'an ise her şeye cevabı çoktan vermiş
Fakat yine de onu tevile tutuyorlar,
Bir arkadaş söylenip duruyordu birine,
Nasıl dayanırdı o, koysa kendi yerine?
Ağustos sıcağında başını bağlıyormuş,
Her yerini kapatmış nasıl dayanıyormuş?
Bir tane elit demiş bu kadar insan fazla!
Dünya besleyemezmiş iki milyardan fazla.
Doğru diyorsun doğru hatta çok çok daha az,
Seninki gibilerden iki milyondan fazla;
Daha önce ecdadım demiş ki büyük harpte,
Dünya savaşı denen o küçük kıyamette,
Merhamet beklemeyin insaf beklenmez asla!
Allah'ın huzuruna haftada bir çıkandan;
Bu gün onlar haftada bir de çıkmıyor artık,
Hatta emir alıyor şimdi bir de Şeytandan...
Yaşlı, etli, butluyken bile hala tutulan,
Sanatçınız bu diye gözümüze sokulan,
Bir artis bozuntusu geçenlerde demiş ki,
Sanki bir soran varmış öyle ağız eğmiş ki:
Osmanlı sömürmedi, hizmet ve mamur etti,
Batı cadı avlarken, o köleyi hür etti...
Seni anlatıyor bak verdiğin bunca ilim
Seni anmasam bir an tutulur benim dilim...
Dünyanın milyar katı kütleler gökyüzünde
Yörüngede gezerken, sapmıyorken bir milim;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!