Mükemmel Kadınlar- Garib Çoban

Engin Demirci
940

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Mükemmel Kadınlar- Garib Çoban

Mükemmel Kadınlar - Garib Çoban

Birlikte yürümek, adımları saymak ve kendinden aşağıya inmek.
Zaman ağır olsa ve çiçekler ölmeye mahkum olsa bile.
Şimdiki zamanın sonsuz olduğu sonsuz güzellikte bir eylem olarak kalır gidenler.
Umutsuzluğun karşısında sözün sığınağa dönüştüğü sevgilinin şiiri.
Gecenin derinliklerinde görünmez bir parıltı bize kırılgan olanın da hafif olmayı bildiğini hatırlatır.
Çünkü burası dünya yarın birbirimizi sonsuzca ahiret için seveceğiz.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Suya dönüşmek üzere olan kar gibi birleşeceğiz teheccüt vakti.
Sonbaharınız her bahardan daha güzel, kışın her yazdan daha sıcak.
Ve gittikçe daha güçlü hale geliyor.
O gerçekten tam bir sevgili, hissedebileceğiniz ve koklayabileceğiniz bir şiir gibi.
Seni görmediğim her gün gecedir.
Geceler, açık günler, eğer rüyalarda kendini bana gösterirsen.
Aşkı sonsuz şiire dönüştürmek beklerim seni.
Tonlanmamış şarkılardan ve vermediğim öpücükler beslenir dizelerim.
Seni seviyorum ve senden nefret ediyorum, erotik bir şiir gibi.
Kendinizi bu kadar putlar arasında bulmak zorsa!..
Karşılıksız severek, ayrılmayı imkansız hale getirelim.
Yalnızlığı ve gizemiyle bize ait olmayan bir zamanın koruyucusudur sevgilinin duası.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Sen artık sen olmadığında ben senindim.
Teheccüt vakti bakışları, ne derin akortlar!..
Ne kadar hassaslık, sertlik ve zevk ölçeği.
Şiirdeki sevgili bir yankı gibi, susturulduğunu sandığımız konuşmaların melodisi.
İki ruh buluştuğunda safran kokusu yayılır tenlere.
İki insan muhteşem bir kimyaya sahip olmayı başardığında.
Yakıcı bir bağ doğar o ateşi ne zaman, ne mesafe, ne de gurur söndürebilir.
Ama hala içinde yankılanan yoklukları bize geri döndürür, vedasız uykusuz vedalaşmalar.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Sanırım ilk başta birbirimizi anlamamamızın nedeni, bana neyi sevdiğimi gerektiğiyle ilgili sorduğu tüm o lanet sorulardı.
Benim için profesyonel bir aşıktım.
Ve her zaman bunu istedim.
Benimle kimi çaldıysam dünyadan, kendi yerini buldu.
Çünkü bu sadece tenin dokunuşu değil.
Kahkahaların yankısı, konuşan bakışlar.
Dünyaları birbirine değdiğinde, çarpıştığında.
Ve yeniden buluştuğunda havadaki titreme.
Aşk, en geçici ve savunmasız anları bile saran sürekli bir sığınak haline gelir.
Güvenin baş dönmesine kalbinizi vererek, yakala beni dediler.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Basit ve gündelik hayatta bize gerçek zenginliğin her anın tadını çıkarmayı öğrenmekte yattığını hatırlatır.
Çünkü hayatın özünü keşfetmek.
Ve tadını çıkarmak için gözlerimizin durması gereken yer bu karşılıksız ayrıntılardır.
Tümüyle alınma, olduğumuz her şeyi verme özlemini aktarır.
Sevgiyi yansıtarak gönül vermekten şu noktaya kadar.
Ben senim, sen de benim.
Ruhların ölmediğini anladım alna bir besmele konduysa.
Öpülen dudakların geri dönmemesine rağmen.
Onlara isim verecek şiirler her zaman buluyor.
Ve yürüdüğümüz ıssız yolların da.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Yak beni, yak beni.
Beni tatlılığınla doldur, kandır.
Ne olduğumuzun izlerini taşıdığını hatırlatıyor.
Yerleşme ve yaşanılma arzusu.
Sınırlar silinene kadar bir başkasıyla birleşme arzusu.
Aşk bizi kırsa ve zaman bizi alıp götürse de her kayıpta yeni bir başlangıç ​​bulma ihtimali yeniden doğar.
Ne olursa olsun, her şey komplo kursa bile.
Kelimeler acıtsa da, sessizlik çığlık atsa da.
Vedalaşmadan onları iten, yakınlaştıran, birleştiren, görünmez bir mıknatıs gibi, boyun eğmez bir şey vardır.
Ne kadar kaçmaya çalışsalar da hep aynı denize akan nehirler gibidirler.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Aşk, çelişkilerden oluşan bir doku.
Şüpheler, acılar ve kızgınlıklar iç içe geçmiştir.
Ama aynı zamanda bizi hayatta tutan hassasiyet, şefkat ve hayranlık da iç içe geçmiştir.
Kimse benden daha fazla sessizlik ve üzüntü içinde yaşamadı.
Ve her zaman çirkin, az aydınlatılmış bir odanın görüntüsü insan.
Bazen en derin şey söylenmemiş olandadır.
D/okunma hayalleri vardır.
Ruhunuzu açığa çıkarırken dikkatli olmanız gerektiği doğrudur.
Ama o başka biriyle titreştiğinde risk zorunluluk haline gelir.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Ruh hata yapmaz ve gerçeğin çıplaklığı kendini bulmanın en özgün yolu olabilir.
Şiir kadınlar bana aşkın bizi yerinden ettiğini.
Bilinenin rahatlığından kopardığını.
Belirsizliği kucaklamamıza.
Ve onun yoğunluğunda kendimizi kaybetme ihtimalinden korkmamıza neden olan bir duygu kasırgasına atıyor.
Ve bu aşık olduğumuzdan değil.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Ama bazen, yalnızlık içinde, kasvetli bir terkedilmişlik içinde, başkalarının da sahip olduğu arzular ortaya çıkar.
Omzunuzda bir el, birkaç sevgi dolu söz.
Varoluşun kısalığında zaman bize.
O sevgilinin özünün ona sahip olmak değil.
Ondan yararlanmak olduğunu öğretir.
Zaman hayali ölçüdür.
Senden nefret ediyorum, sana ihtiyacım var.
Gel benimle yaşa, birlikte nefret edelim.
Sev, ne istersen ama birlikte.
O kadar yalnızım ki, bir arkadaş olarak ne bir kitabım, ne de anabileceğim bir anım.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Sevdiğim ya da sevildiğim bir ismim var.
Bu dünyada neşeyle ya da en azından heyecanla çağrıştırabileceğim hiçbir şey yok.
Belli bir sakinlik, refah hissi.
Her zaman birbirlerini duada ararlar.
Çünkü sahip oldukları şey insani olanın ötesine geçer.
S/onsuz ateştir, özünde yaşamdır.
Sevgidir, saftır, vahşidir, kaçınılmazdır.
Yalnızlığı bırakıp bir başkasıyla hayatı paylaşmak.
Korku ve şüphenin zamanın geçmesiyle.
Ve ölümün kaçınılmaz gelişiyle iç içe geçtiği bir Maide.
Yalnızlığı geride bırakarak belirsizlikle birlikte yüzleşmek için cesur bir davranıştır.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Sevgiye ihtiyacımız yok.
İlgi ya da tutku israfı beklemiyoruz.
Ancak onun yanında her an, ruhunda bol olan.
Ve çevrede eksik olan şeylere derin bir teslimiyettir.
Kimin için sevilir?..
Seni seviyorum,
Ve senden korkuyorum.
Ve bunu sana asla gerçek sesimle.
Bu yavaş, ciddi ve üzgün sesle söylemeyeceğim.
Bu yüzden sana bilmediğin bir dilde yazıyorum sevgili.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.

Beni asla okumayacaksın.
Ve aşkımı asla bilemeyeceksin.
Belki de bir ömür okumaya değer.
Sevgide en önemli şey, söylenmeyeni işitmektir.
Mehtaplı gecelerde bu güzel tabloyu hatırlıyorum.
Hayatı sevgisiyle icat etmelisin.
Çünkü sonunda gerçek oluyor.
Yaratıcının sanatın büyüsü k/adınlardır.
Az şeyle çok şey ifade etmek için severler.
Ne oldu sana?..
Eğer bana gerçekten yoldaşlık etmeyeceksen beni yalnızlığımdan etme.
(Y.ed - Güzide Mektuplar Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 16.1.2025 12:22:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Dünya ömrü masaldır, bir de soruyor. Demek malı, mülküyle gurur duyuyor? Bu fırtınalı yerde mum yakmış demek? Hem bu sel yatağına ev mi kuruyor?.. (Ömer Hayyam)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Boşuna heves etmemeli
    Seven
    Sevdiğinden emin değilse...

    Hem
    Varlığını, malını değil
    "Özünü"
    Ruhunu
    Karakterini sevdiyse

    Ancak, o zaman...

    Tebrikler Engin Bey.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)