Dağlara, taşlara, duvardaki panolara
Sahildeki sandallara, kumlara
Martıların kanatlarına
Tozuna aynaların
Camlardaki buğulara
Beni yazdın her yere
Aşığım diye diye
Ağaçlara, banklara
Mendirekteki fenere
Kazıdın yüreğine, tenine
Ezberlettin kafesteki kuşlara
Dört harfi
Sildikçe fırtınalar
Yağmurlar dalgalar
Boyalar fırçalar örttükçe adımı
İyice büyüttün ümitsiz aşkını
İzledin attığım her adımı
Alamadın benden ne yıldız ne terfi
Menfi oldu cevabım her zaman
Herkes yitirdin sandı aklını
Yalnız kalınca anladım
Aldım galiba senin “ah”ını
Nasıl da çıktı aheste aheste
Sevginden derle bir gül deste
Gel bak biraz dinle
İnle zevkten mest ol
Büyük aşkına yazdım bestelenmeyen güfte.
Kayıt Tarihi : 28.9.2012 20:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tuhaf bir eşitlik oluştu başlıkta. Bütün kelimeler dört harflilerdden denk geldi. Eşitliği sağlarcasına… Duyguların ve yaşananların denkliği gibi…
“Ahlara tutulmak, ahlara gelmek” gibi… Umarsamazlığın, aldırmazlığın, hatta umarsızlığın kaçınılmaz sonu gibi…
Bir tarafta ümitsizce büyütülen bir aşk, bir tarafta ilgisizmiş gibi görünerek güfteler yazdıran duygular…
Maşuka bırakın güftenizi, gönül tellerinde bestesini bulsun.
Duyan yüreklere, işiten kulaklara aheste çekilen kürekler gibi, ister bir su hışırtısı bıraksın, ister aşk fısıltısı…
Sevgi ve saygılarımla İnci Hanım.
Sağlıcakla…
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
TÜM YORUMLAR (31)