-İlhan Çolakoğlu'na-
O,
Muhtemelen,
Güneş ufka sarınca uyanır,
Ve muhtemelen,
Kayaş mezarlığının kenarında
Nevalesi heybesinde,
Küçük bir çam filizinin gölgesinde
Uzanır,
Kendini azade sanır...
Muhtemelen,
Eli belinde,
Ki, kadehi elinde
-Nesimi'ye sormuşlar
Yarin ile hoş musan- türküsünü
Davudi sesiyle,
Mehtaba karşı söyler,
O, ne söylerse güzel söyler...
Muhtemelen,
Birkaç kadeh devirir,
Ve sualin cevabını verir
-Hoş olayım olmayayım
O yar benim kime ne-
Hüzün bir çığ gibi düşer geceye,
Gözleri dolu doludur, ağlayamaz
Düşünür biraz...
Muhtemelen,
Saatler durmuştur,
Gurbetin acısı yüreğine oturmuştur,
Delicesine düşünür Delice'yi ve geceyi,
Birkaç akşamcı geçer yoldan
İki koldan,
Selam sabah hasbi hal,
Bu ne hal...
Muhtemelen,
Kayaş istasyonunda
Mavi bir tren durmuştur,
Onu kalbinden vurmuştur,
Olan olmuştur bir kere,
Gece saat on ikidir,
Kadehte rakı, dilinde şarkı bitmiştir
Ve Remzi hoca, bitmiştir...
(Taşova, 26.03.2006)
Ali Rıza AtasoyKayıt Tarihi : 30.3.2006 01:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Saatler durmuştur,
Tıpkı şiiri okuyunca donup kaldığım gibi..
Harika bir şiir kutluyorum..
Hocam gerçekten çok harika olmuş, çok akıcı bir ifade, her satırı ayrı bir anıyı çağrıştırıyor, ayrıca bu güzel şiiri adıma ithaf ettiğin için teşekkür ederim.Diline, gönlüne sağlık üstad, hoşcakal, şiirle kal, selamlar.
Kayaş istasyonunda
Mavi bir tren durmuştur,
Onu kalbinden vurmuştur,
Olan olmuştur bir kere,
Gece saat on ikidir,
Kadehte rakı, dilinde şarkı bitmiştir
Ve Remzi hoca, bitmiştir... '
Vurucu bir final.Tebrikler,
TÜM YORUMLAR (5)