Gezdiğin yerleri çakallar aldı
Bunu konu,komşu,herkes de gördü
Yapacağın işler hep yarım kaldı
Ölüm sana yakışmadı muhtarım
Mezarlığı yaptırmıştın ne güzel
Musluğu da getirmiştin köyüne
Dağlar hep yol oldu senin sayende
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Memiş Dede ile Altın Dişlerin
Mezarlığını da bir yaptırayım dedin
Lakin erken geldi şu kahpe ölüm
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Benti yaptırayım dedin bu güzün
Köylüm mahsulünü bol alsın dedin
Özün de bir idi,sözün de senin
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Senin gibi niceleri öldüler
Cenazen bir mahşerdi inan ki Ali'm
Dünyada yoktu ki senin vebalin
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Kötülüğün yoktu,bir huyun vardı
Çabuk sinirlenir,öfkelenirdin
Akşam yatar,sabah barışalım derdin
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Üç çocuğun kaldı fani dünyada
Gözleri yaş dolu, bugün ağlayan
Onlar da büyüyüp,gelişir ama
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
ALTANİ'yim ben özümden yanarım
Sözlerimde yalan yoktur böyle bil
Seni andığımda gözüm yaş dolar
Ölüm sana yakışmadı muhtarım.
Ankara 24 Kasım 2007
Kayıt Tarihi : 3.10.2009 19:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!