Her can ölümü tadacaktır diyor Rahman.
Ölümü tadan bu can,bir can değil gardaş.
İnşallah şehitlerin yanına kor Rahman
Şehit Allah yolunda ölendir, bil gardaş.
Ne Sivas ellerinde çalacak saz kaldı.
Ne çalınan sazı dinleyecek haz kaldı.
Sanma O’nsuz, yalnız bir oğlanla kız kaldı.
Yetim artık, hilal içindeki gül gardaş.
Ne makam istedi, ne de saltanat sürdü.
Bu vatan için, bu vatanda eza gördü.
Kendi hücrede olsa da, ruhen hep hürdü.
O’nu anlatmaya asla yetmez, dil gardaş.
Üşüyorum dedi,Keş Dağında dondu 0.
Betonlarla üşüyüp,imanla yandı O.
Cennet vatan için ne ilk, ne de sondu O.
Örtüldü üstüne, kefen denen tül gardaş.
Millete dönen namluya, selam durmadı.
Herkes vuruyor deyip, bir de o vurmadı.
Menfaatim var mı diye, kafa yormadı.
İnşallah olur 0’na cennet,ödül gardaş.
Mustafa EROL
Antalya/Manavgat
Kayıt Tarihi : 29.3.2009 00:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu son röportajını kazadan iki buçuk saat önce Anadolu Gençlik Dergisi'ne verdi. Yazıcıoğlu ''Kutlu doğum haftası'' kapsamında son verdiği röportajda Hz. Muhammed'e olan sevgisi şöyle dile getiridi: AG: Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) ismini duyduğunuzda hissettikleriniz nelerdir? Yazıcıoğlu: ''Hüzünleniyorum… Görevini yerine getiremeyen bir kölenin hicabı. Onun arkasında bıraktığı mirasa, onun istediği gibi sahip çıkamadık. Onu anlatamadık, çünkü onu anlayamadık. Onun adını duyduğumda bu nedenlerle hüzünleniyorum. Tüm peygamberlerin şahitlik yapacağı yargı gününde O'nun ümmetinden olma şerefini ve liyakatini inşallah taşırım. Allah onun şefaatinden bizleri mahrum etmesin.'' AG: Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) sizi en çok etkileyen yönü nedir? Yazıcıoğlu: Allah Resulü mükemmeldi. Bu cümleden hareketle, O'nun bütün güzellikleri karakterine dercettiğini düşünüyorum; O harika bir liderdi. Mütevaziydi, hoşgörülüydü, müşfikti, aydındı, çile adamıydı, kısacası muhteşemdi. Bütün bunlara rağmen O bir insandı. O'nun, İlahi kelamda çokça zikredilen beşeri vasfını arka plana iterek O'nu dünyamızdan uzaklaştırdık ve aslında kendimize kötülük yaptık. Peygamber efendimiz bir insandı, onun en etkileyici tarafı her yönüyle 'güzel insan' sıfatına sahip olmasıydı… AG: Günümüzde toplum olarak O'nun hangi özelliğine ihtiyaç duyuyoruz? O'nu hangi beşeri vasfı ile özlüyorsunuz? Yazıcıoğlu: O İlahi mesajı en iyi anlayan ve özümseyen kişiydi. Bütün beşeri vasıflarını özlüyoruz, hepsine ihtiyacımız var. Hepsini kaybettik, hepsinden uzaklaştık. Adalet, muhabbet, şefkat, özgüven, tefekkür, vefa, güven, dürüstlük, samimiyet… Allah Resulü, 'Bir elime ayı, diğer elime de güneşi verseniz yine davamdan vazgeçmem! ' cümlesini sadece diliyle ikrar etmedi. O böyle düşündü, böyle inandı, böyle konuştu ve böyle yaşadı… 'Gerçekten İnanıyorsanız Üstünsünüz' ilahi düsturunu hayatının her anında ve her türlü şartta duruşuyla mücadelesiyle ispatladı.
şiirinizde bir duyguyla yazıldığı belli tabii söz sanatlarınıda güzel kullanmışsınız,tebrik ediyorum
güzelşiirdi can,emeğine sağlık...
TÜM YORUMLAR (3)