Hüznün ve gözlerin boğuyor yine…
Nefessiz, sessiz bir gece daha…
Bana olan inançsızlığın vuruyor kendince..
Sabah olmayacak biliyorum…Hasretim
Aklımda karelenmiş bir resmin..
Bir iç yangının pırıltısını geçiriyorum şimdi defterimin yapraklarından birine… seni geçiriyorum içimden..ve törpülenmeyi bekleyen dakikaların acısını taşıyor içim…ve yine köpürüyor bende ki yalnızlık…hissettiriyorsun kendini yalnızlığıma.. incitiyorsun.. kırık göz kapaklarının her kapandığından yüzüme sindirdiği göz yaşını yolluyorum… ellerini koysana kalbime… bilsen ki eğer neden çırpındığını.. bilsen içimdeki seni… sensizliğin o yıllanmış titreyişini… hızlandırılmış bir filmin… reyon oyuncusu gibiyim bu gece…yine..başkalarının dilinde ismin.. hani başkasında duyduğumda içimden köpüren sen varya..sen olunca başkalarının dilinde.. köpürüyor içim..yeniyor etlerim cımbız cımbız çekiliyor organlarım…içim sensin’leri sayıklıyor… her şey sensin..aşk…acı..kırık..dökük ne varsa sensin..… kalbin acıdığını anlıyorum… sesim değişiyor..düğüm olan bir boğaz.. ve üstüne üstlük sen… seni irkiliyorum yalnız sandığım gecelerimde..rüyalarda görülen seni istiyorum…biten zamana kalan… ve çıban çıban kalbime çakılan.. seni…hıçkırıkların duyulmaması için uğraşmıyorum artık… bağıra bağıra bağırıyorum seni… içime çektiğim o zehrin sen olduğu içindir belki bir türlü kendime gelemeyişim…her terlediğimde gözlerimden geçtiğini bilmeni istedim..seni istedim..bir kolpa kırgınlığın kuyusunda depreşiyorum… atmak gelmiyor içimden seni.. ateşte tutulan el gibiyim…içi sen dolu bir damla göz yaşı döksene ellerime… uyduruk bir sevginin kalemiyle yazmıyorum...bir ihtişam ki içimdeki… doya doya dökemiyorum.. seni şu kahrolasıca kağıda…kırgınlıklarım seni daha derine batırıyor içimde… bir ara kırılan kin duygularını söyle bana… belki ismim geçer o tek an girdabında…ruhumu benimle bırakmayan ve sevgimin kuluçkaya yattığı sen…. Ah sen bir klişe ahkamında bu yalnızlığın incitici sivriliğini iliklerime kadar hissettiren ah sen… sabıkam sen dolu… habire gidip geliyorum senin şehirlerinde…bir daha geçiyorsun allı pullu kalbimden… habire tekrarlıyorum seni…o masum gülüşünle tekrarlanıyor bu içsiz hayatım…bak gözlerimde ince derdin hayatından gelen baş belası yalnızlık…kendimi bilmek istemiyorum.. istesemde…bu kalbin ürpermesinden arıyorum seni..ve sesini içime kilitliyorum… seni anlatsın diye..beni yalnızlığımın dizelerine kurban etme Kendimi hep bir düşünmüştüm.. şimdi yine birim ama senim... kendim bir cehennemin en haviyesiyim…bildiremedim mi? En sen olduğumu… en seni kurduğumu… bir hayalperest yüz asıklığıyım..ve şimdi ben Gecenin bir yarısı son ısmarlanan sıcak bir sen için... Eski püskü bir cezve de 40 yılın hatırına pişiriyorum. Sana olan acıyı..ve ben içmeye başladığımda sensizliği... Imkansızlık istiyor sana olan öylesine olmayan sevgiyi... Ve ben ilk olduğum yerde can kahvehanesinde buğulu camların dibine oturmuş. Geceye karışan caddelerde senin geçeceğin anı bekliyor..ve sigaramın dumanıyla boğuşuyorum...
Durup durup seyre dalıyorsun
Gözlerime bakıyorsun arkadaşça
Yüzünde bir tebessüm var her zaman
Ne de güzel gülüyorsun papatya
Umursamıyorum umursayamıyorum senden başkasını
Ne zaman duysam sesinde bir ağırlık...
Bir derin var sesinde...
Bir başka düşüyorsun...
Sesinden en derine..
Sevmeye çalışıyor zannediyorsun hayallerinde
Seviyor hissediyorsun hislerinle…
Sevebilir diyorsun umutsuzca…
Sevebilir misin? Diyorsun umutsuzca gözlerinle
Düğümleniyor her defasında nefes ve her söylediğim kelime
Konuşmak zor kelimeler boğuluyor kayboluyor
Boğazımda düğümlenen nefesimle
Sevgine muhtaç bir kalp sesi göğüs kafesimde
Siyah bir yaz gecesi sensizliğin pençesinde
insaf..gözlerim..
yeter...sus..
yaşın duyulacak..
dilimin erkekliği de tutmuş ya...
bir türlü anlamadım ya...
Karanlık, ıssız ve dipsiz bir kuyu şehir
Usulca sisler arasında vapurlar yanaştı kıyıya
Derin ve inlercesine ayak sesleri
Yetişmiş vapurlar İstanbul’a
Bir sen unutulmuşsun, gelmemişsin beklide
Beklide hiç sevmemişsin
hayalinin ucu görünüyor..
bak..
bak nasılda düşmüş suya..
bak her hayal sırılsıklam..
istifini bozmadan..
sürü transı..
İçimden geldin..
Çıkageldin...
Sana susmak geldi..
Susmak istemeden sustum
İçimden geldin..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!