Gece yarısına yarım kaldı, al işte.
Yine asıldım ben halatsız hoyrat bir iple
Her defasında tereddütsüz boğdun beni titizlikle
Bedenimi teslim ederken toprağa yön kıble, kalbim kimle?
Heyhat, işte ölümdür kavuşabilme.
insan!
devir teslim vakti geliyor,
ansızın fısıltılar eşliğinde
birbirini doğrulayarak büyüyen
yanlışa mahal vermeyen bir haberdir bu.
sivri dağların ıssız ve soğuk eteklerinde tanıştım umutla
yalnızlığın kadim dostluğunun ağır yaraları yavaşta olsa sardığını gördüm
kabuk tutmaz sandığım yar, yaradan tarafından işgal edildi
gönül bahçesinde yeşeren çiçekler
ve uçuşan kırlangıçlar tarafından lav edilen aşkın,
şimdilerde bir bataklıkta yeşeren umut ışığı paresi,
Umut ve inancı aynı yolda giden iki his olarak düşündüm hep. Artık farkında vardım ki; umut, bir şey ya olacak ya da olmayacak kadar basit bir denklem ve umut etmek rasyonel bir olgu, olur ya da olmaz.
Ancak inanç; o şeyin olacağına karşı tüm hücrelerinle inanmak ve olacağını bilmek, ya da olacağını beklerken yitip gitmek.
Senin öldüğünü öğrendiğim anda umut ve inancım yok oldu.
Şimdilerde seni görmenin ihtimali bir hayli düşük,
Sahi gerçekten sonumuz bu şekilde mi olacaktı.
Bu aklımla dönsem geriye eğer, sana daha çok mu sarılırdım,
yoksa gözlerine sonsuza kadar mı bakardım bilmiyorum.
Aslında hangi rengi sevdiğini ve tuttuğun takımı unuttum,
gelincik yolunda savrulur nicesi zevk uğruna,
içimdeki hasretin yolsuz ve yoldaştır.
gam yutar gamsız kadın felek uğruna,
bilmez ki sahici can öteki dünyadır.
vuslat nedir bilmez insan yalan uğruna,
alemde varsa hikmet arkasında sen var diye
sana kulsa binlerce ziynet kaynak sensin diye
evren eserin ve insan buna neden ise
beşeri nizam yok ola dursun senin önünde
Atası Kâbil olan çoğaldı ise devirde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!