Muhabbet Tezâhürü

Acâib bir huzûr,
Acâib bir sevinç...
Sâdece Hamd etmenin çok yetersiz kalacağı bir hissiyât
Asl'a ric'ât, mükemmele doğru atılan adımın semeresi
Bütün bedeni ihtivâ eden bir mesrûriyyet
Dünyâ'daki tüm keder ve sıkıntıların görülmediği ân
Nefsî sükûnete erişip, mânevî hazza karşı olan doyumsuzluk
Herkesin iç bünyesinde kasırgalar koparken, benim ise bu yönde tasam yok
Nihâyet; Aylar'ı, Seneler'i saydıran buhrânın azalması
Ve, arzulanan, tahayyûl edilen o ân...
O'nun Lütfu'na mazhâriyyetin belirgin tezâhürü
Şükürler olsun ki, bu kapıyı aralamama imkân sağladı
Ve yine şükürler olsun ki, atılan adımın karşılıgı âşikâr
En'âniyyetten sıyrılıp, samîmiyyete müdâvim olmanın mükâfâtı
Sabrın hakîkaten cemîl olusunun delîli
İbâdetlerdeki lezzetin, iliklere kadar hissedilişi
Ne cihete nazar edilse, her şey O'nun işâreti
Bir uç ve kutup noktada kayboluş
Kimbilir kaç mü'minin hayâlini süsleyen bulunmaz bir cevher
Vâr olduğunu ve Merhametli olduğunu damarlarımda akıtıyor âdetâ
Yersiz mübâlağaya hiç gerek yok, yaşıyorum, tadıyorum...
Doyamıyorum...
Daha da istiyorum...
Bitmesin diyorum...
Hücrelerime nüfûz ve duhûl eyliyor muhabbet
Acziyyetimi ikrâr ediyorum...
İhsânı'na diyecek söz bulamıyorum
İstiyorum herkese nasîb olsun
Çünkü O, kerkesin Hâlık'ı
Bu tebessüm neden başka bu sefer?
Coşuyorum yaa...
Şimdi niyâzım, hitâmım da böyle olsun...
Bu aşk başka
Çok başka
Hem de dilin telaffuzda zorlanacağı kadar
Bir de her yüreğin taşıyamayacagı sıcaklıkta
Değdiği yerdeki kayaları, kumsala dönüştürüyor
Azgın dalgaları sırtlayan ummânları, süt-limân eyliyor
Şu ân düşünüyorum, Cihân tümüyle teklif edilse nâfile...
Bundan büyük in'âm mı ola ki?
Mansûr'u, Muhyiddîn'i anlayabiliyorum...
Eşi benzeri olmayan Bir ve Tek...
Muhtâc olmayan Samed...
Eriyip bitiyorum...
Seviyorum...

02.08.2000 Landsberg 03:50