Sizlerle dertleşmek adına parmaklarımı klavyeye uzattığım kimi zamanlarda fikrimin can çekiştiğini, cümlelerin karanlıklar ardına gizlenip izini kaybettirdiğini hissediyorum. Bu zamanlarda ruhum sıkılıyor, düşüncelerim bir ışığa visal olmak için alabildiğine koşuyor. İnceden bir özlem duyuyorum. Hemen gelmek ama hiç dönmek istemiyorum.
Hüzünlerimi satılığa çıkardım; mutluluğa doymuş bir fukara arıyorum. Yaşadıklarıma ve yaşayacaklarıma “kader” deyip geçiyorum. Yaşamak isteyip de yaşayamadıklarımın suçunu ise irademin üstüne atıyorum. Dehlizler ötesinde yitirdiğim irademi gufrana teslim ediyorum.
Önce bir “oh” çekiyorum; “yaşanacak günler varmış daha…”
Başımı kaldırıp gökyüzüne bakıyorum. Maviyle kucaklaşıp sarıyla tahassür ediyorum. Kalb-i Selim olmakta fayda vardır deyip içimi dinleyince bir ışık ordusunun bana doğru koştuğunu görüyorum. Sanırım istediğim de bu. Işığın tesirine müptela olup, karanlığa müteessir olmaktan kaçıyorum.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta