Nefsimin cırtlak bağırışlarını,
Sana armağan ediyorum.
Hırsla istediğim ne varsa,
Bir çırpıda arkama atıyorum.
Yıllar yılı büyüyen istek ve arzuları,
Tırnaklarımla parçalıyorum.
Bir gonca gül açmadı gittin gideli,
Sahi, neydi uslanmaz günahım?
Odama siyah perdeler çekildi,
Nerede doğan güneşim, serin sabahım?
Bir deli yangın kavrulur başımda,
Kimsesiz sokak, yıpranmış kaldırımlar ve ben
Ölümün şerefine kaldırılmış bomboş kadehler
Gel gör bak, yağmura susamış virane evler
Arayışın arzusu, avaz avaz bir haykırış,
Pusu kurmuş izliyor çıplak ağaçların gözleri,
Nedamet Vapurunda son sefer,
Gidiyorum, Allah'a ısmarladık.
Bilmem bir daha görür müsün?
Saat altıda şiir yazan bir adamı.
Üşürsem o diyarlarda,
Soğuk soğuk döverse yüzümü,
Nedamet Vapurunda,
Sabaha karşı.
Durmuş el pençe,
Kıbleye karşı.
Dedi, YA RAB yardım et,
İnletti Arş'ı.
Dalgaların çığlıkları,
Buz gibi kesiyor kulaklarımı.
Bir boran kopuyor sakin sularda,
Nedamet Vapuru yalpa yalpa,
Düşlerim kırık dökük.
Bitmeyen gece,
Fethiye Caddesinde şimdi
Saat sabahın altısını bilmem kaç geçiyor
Rüzgarlar koşuyor saç tellerimde
Güneşin esamesi okunmuyor
Soğuk kaldırımlara tutsağım
Hayalin zihnime çakılı tutsak
Sabır Sokağı'nda bir akşam.
Güvercinler bekliyor sıra sıra,
Tayın kuyruğundaki,
Müebbet mahkumlar gibi.
Ben, arsız arsız seni bekliyorum.
Kuşlar aç bi' ilaç,
Yaşamak, savrulmaktır
Suda, toprakta ya da rüzgarda
Nereye savrulacağını bilmeden
Şimdide, şu anda doyasıya yaşamaktır
Olmayan bir zamanda yaşarlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!