Mübalağa Şiiri - Canan Özanaç

Canan Özanaç
162

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Mübalağa

Sabah sabah,
Tövbe estağfirullah..
Bir sinek konmuş mutfağıma
Ben diyim bir, sen de iki metre.
Göz dikmiş ocaktaki tencereye,
Tek seferde dikti tepeye,

Bir ses evde; vızır vızır,
Ben diyim davul-zurna
Sen de; orkestra..
İnşallah sonumuz hayrola..
Açtım cam, kapı, balkon ne varsa.
Çıksın dışarı, kesilsin sesi..

Derken bi baktım balkondan,
Aman Allahım, o da ne;
Zavallı kedicik.
Nasıl çırpınıyor kurtulmak için
Fakat nafile,
Güvercine kahvaltı niyetine görünmüş bir kere.

Tuh dedim yazık;
Ne sabahmış, sağım soluma karışmış
Çok terslenmişim,
Kalkışım ayakucuna takılmış...

Derken, fırıncının çırağı takıldı gözüme,
Sırtlanmış koca kamyonu,
Ekmeklerini dağıtmanın derdinde,
Fesupanallah;
Lokma kadar çocuk, omuzunda kamyon dolusu yük.

Ne o bi şaşkın bakıyorsunuz;
Sabah sabah aklını mı kaçırdın diyorsunuz,
Mübalağayı abarttın be canan diyorsunuz...

Haklısınız, boş konuşuyorum,
Yine körler pazarında ayna satıyorum...

Sözlerimden şüpheye düşenlereydi lafım;
Bizde, söz; ağızdan bir kere çıktığını anlatmaktı mecalim..

Yani;
Bir gün balık kavağa çıkarsa,
Güvercinler kedileri avlamaya,
Fareler kedilere kafa tutmaya başlarsa,
Güneş batıdan doğar,
Gündüz vakti ay parıldarsa;
Belki o zaman unuturum
Belki o gün verdiğim sözden cayarım..
Belki diye bir küçük hatırlatma sadece...

Canan Özanaç
Kayıt Tarihi : 11.2.2013 11:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Canan Özanaç