Oldumu gönlüne hüzün ektiren
Yüreğini kırıp atan oldu mu?
Oldu mu ömrüne cefa çektiren
Seni el safına katan oldu mu?
Erkekte mi ağlar deyip kınama
Barışmam daha seninle
Öyle böyle darılmadım
Konuşmam daha benimle
Öyle böyle darılmadım
Madem ben de yaramazdım
İnsan olan dayanır mı bu zulme
Sana kalkan el kurusun Özgecan
Şimdi Rabbine kavuştun üzülme
Haklarını O korusun Özgecan
Çatlasın gök daha yağmur yağmasın
Her yanımız kırık sökük
Her yanı mız paramparça
Her anımız yıkık dökük
Her anı mız paramparça
Sanki ölüden sağlarız
Pişmanım desen de kendi kendine
Hayattan ders alman neyi halleder
Yiten hayallerin düşüp ardına
Maziye bu dalman neyi halleder
Geri dönmek için aldığın karar
Mürekkebi yeterince
Yalamadım öğretmenim
Notlarımı tutarınca
Alamadım öğretmenim
Sanırdım ki karnım toktu
Hatırlarmısın amca sen gençken ben çocuktum yatağına yatardım
Bazen sessiz sessiz ıslık çalardın bende taklit ederdim seni
Ben senin düğünün olduğunu bile hatırlıyorum amca
Davulcuların şen ola düğün şen olayı çaldıklarını da
Düğün yemeğinde de kuru fasülye pilav ve ayran vardı
Çünkü hep beraber kaşık çaldığımızı da
Sevene zor gelir acılar çeker
Sevdiğinden tatlı dil olmayınca
Gider bir köhnede boynunu büker
Uzanan elinde el olmayınca
Bülbül altın kafes köşkü neylesin
Güzellerde biraz haya olmalı
Bir kara gözünen kaşınan olmaz
Südünün içinde maya olmalı
Buda haram yenen aşınan olmaz
Yolda yürümeye yaya da lazım
Bebek katlederken lain kasabı
Bozulmuyorsa hiç asaplarınız
Zulme karşı yoksa hiç bir hesabı
Olmaz olsun sizin mezhepleriniz
İslam kutsal müslümanlar suç sizin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!