(Alıntı)
Muhabbet pencerem açıldı karşı
Sevda çekenlere kuruldu çarşı
Bakabilsen şu bağrımda neler var
Gülüp oyadığım ellere karşı
Her aşığın vardır mutlak hüneri
Ben kimi sevmişim senden ileri
Dert bağıma durmuş kurban istersin
Kurban bulamadım benden ileri
Erenler elinden bade içmişim
Yar dediğim meğer taşı sevmişim
Feleğin çarkında dönerken sevdam
Yakıla yıkıla küle dönmüşüm
Eski libas gibi aşıkın gönlü
Söküldükten sonra dikilmez imiş
Güzel sever isen gerdanı benli
Her güzelin kahrı çekilmez imiş
Bülbül daldan dala yapıyor sekiş
O sebepten gülle ediyor çekiş
Aşkın iğnesiyle dikilen dikiş
Kıyamete kadar sökülmez imiş
Sevdiğim değildin böylece ezel
Aşkının bağına düşürdün gazel
İbrişimden nazik sandığım güzel
Meğer pulat gibi bükülmez imiş
Halilnin gözü gamla yaş imiş
Aşkı sevda cümle derde baş imiş
Ben bağrımı toprak sandım taş imiş
Meğer taşa tohum ekilmez imiş
Halil ibrahimoglu
18-10-2013 Köln.
Kayıt Tarihi : 17.10.2013 19:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)