Bir küçük saksıda
Mor..mor...gülümseyen
Küçüçük menekşem...
Özlemimdeki seni...
Gözlerimdeki seni...
Bir anda siliverdi
Ellerimden...
Gözlerimden...
Mor...mor...gülümseyen
Küçüçük menekşem...
..
gözlerin menekşeydi
farların mor...
kaşların şekildeydi
saçların mor...
gamzelerin derindeydi
dudakların mor...
kolların el belindeydi
bense mosmor...
Fikret Turhan-Yalova,
..
al... al...
mor... mor....
şiirler yazardım
türkü koksunlar diye...
dize...dize...hece...hece...
bürünürlerdi renkten renge...
kokuları elvan...elvan...
eserlerdi yelden yele...
yedi iklime...
..
pazartesi; KIRMIZI,
salı; TURUNCU,
çarşamba; SARI,
perşembe; YEŞİL,
cuma; MAVİ,
cumartesi; LACİVERT,
pazar; MOR olsa
güneşimiz doğsa, yağmurumuz yağsa
günlerimiz ışık ve renk dolsa
gök kuşağımız çıksa
..
sevgim..,
kol atıyordu
asmalar gibi...
hep sana...hep sana...
sevgin..,
çiçek açıyordu
mor sümbüller gibi
hep bana...hep bana...
sevgim..,
..
Yağmur ve rüzgar,
Sanki Aralık'ta
Sözleşmiş gibiydi.
Damlalar sert sert çarptıkça,
Soğuğun,al al,mor mor
Gülleri açıyordu yanaklarımda.
Ve seni aramak ne güzeldi
Damlaların sulardaki kabarcıklarında.
Ve de sana sunmak isterdim,
Soğuğun yanaklarımda
..
Tepede bir ev vardı
Ki o, bulutlara,
Bulutlar da ona yakındı,
Derken bulutlar
Ağlamaya başladı.
Evin bahçesinde
Bir sarı, bir gri kedi,
Bir de kır saçlı
O adam vardı.
..
Nisan...
Şaka gibiydi...
Mor leylakları....
Mor salkımları....
Gülleri...papatyaları...
Süslüyordu baharları....
Bahar...
Çiçek..çiçek..olmuş...
Bölük...bölük...durmuş...
Kuşatıyordu yazı....
..