Bildim yar amacını
Gezdim dağ yamacını
Yağda gavurdum yedim
Ekmeğin omacını
Dağların havasını
Kuş yapar yuvasını
Yarim ocağa koymuş
Höşmerim tavasını
Çayır içi kındıra
Pinir yapar mandıra
İrinin ateşine
Gömbe atar tandıra
Gelir sırtta heybeyle
Saman alır seleyle
Tırpan biçtim yoruldum
Ayakcakla töngeyle
Yaban bana üveyi
Yayda getir deveyi
Daha asker olmadan
Köyde oldum güveyi
Ak taşların kekiği
İplik çeker mekiği
Allı güllü iplikle
Yarim diker söküğü
Kırda yaban tezeği
Toplar gezer düzbeği
Yar süt sağmış helkeye
Takar bezden süzeği
Yüzün beyaz kar bana
Kar getirmiş yar bana
Yarim süte ayrana
Çalar tahta çarpana
Arı işler peteği
Kim isterki köteği
Göze batar yarimin
Al sarı üç eteği
Çabuk aş gel gediği
Kaynat yarim hediği
Su yürümüş söğütten
Gavlatırım düdüğü
Sıcaktan süt kesildi
Bu yaşama küsüldü
Ha şura bura derken
Ömürden gün eksildi
San esiyor yer kuru
Sırımladım kalburu
Yar pişirmiş getirdi
Yumurtayla cılbırı
Dağlar bile dertlenir
Onca derdi sırtlanır
Dağdan toplanan otlar
Kaynar suda börtlenir
Yeller değmez çöküde
Hile yapmaz çekide
Yar tarlaya geliyor
Çörek dolu çıkıda
Bükük kara ağaçlar
Oluktan su avuçlar
Bunar başında taşta
Yarim yunu tokaçlar
Kışın ayaz üşütür
Kurtlar sesi işitir
Yarla sokak gezerken
Fener yolu ışıtır
Baharla girdik marta
Yol yürür tarta tarta
Elleriyle kırıyor
Bal üstüne yumurta
Yağar nisan yağmırı
Kardım kerpiç çamırı
Yarim sütle pekmezle
Yapmış malak hamırı
Dedi kodu fisleme
Ekmek ısıt isleme
Al kınalı kekliği
İsir alıp besleme
Kızak köyün kayağı
Eritir közde yağı
Gözleme yağlamaya
Bağlar tavşan ayağı
Köyün yanar bağırı
Herkes sever ağırı
Yarim atımın sırtı
Olmuş eyer yağırı
Çıkmış ekin başağı
İn gel damdan aşağı
Yar ineğin sırtına
Gel çekelim kaşağı
Üçgül otun üç gülü
Otur dinle bülbülü
Davar nesli azaldı
Şimdi dağlarım ölü
Koca dağı ot yutmuş
Çay demliği is tutmuş
Halkalı gödelerim
Ahlattan uçup gitmiş
Cıngıyla tutuşur gav
Yüzüme vurur alav
Mercimekle bulgurdan
Pişmiş alaca pilav
Dövdük dibek yarmayı
Koça verdim kırmayı
Yar anamdan öğrendi
Öfeleği sarmayı
Dostum taktı çelleme
Dizim şişti elleme
Yar dizimin şişine
Külden vur bir külleme
Mutfaktır aşan evi
Yemeğin pişen evi
Türlü türlü aşların
Sofraya düşen evi
Bulmuş kınalı taşı
Sürmeli gözü kaşı
Yar gubaştan toplamış
Kavurur toklu başı
Salta giymiş mor yarim
Hal hatrımı sor yarim
Attığım öpücüğü
Yanağına kor yarim
28-29/03/2011
İrfan Çelik 1Kayıt Tarihi : 10.1.2012 18:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İrfan Çelik 1](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/01/10/mor-saltali-koy-yarim.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!